Yıldızlar Cleveland'dan geçti

 
"Kobe'nin anısına yapılan değişiklik, All-Star maçını Harlem şovu havasından çıkarıp tekrar rekabete sürükledi. Stephen Curry, 16 üçlük ve 50 sayı ile inanılmazdı. Zaten turnuvanın da en değerli oyuncusu da o seçildi. LeBron James’in kendi takımına galibiyeti getiren sayısı da akıllarda kalıcı olacaktır..."
 
Çeyrek asır sonra bir All-Star organizasyonu Cleveland’da yapıldı. Artıları ve eksileri ile bir yıldızlar geçidi oldu. Görünen o ki, bazı şeylerin gözden geçirilmesi gerekiyor. Gelin görkemli organizasyona A'dan Z'ye birlikte bakalım…
 
YÜKSELEN YILDIZLAR DÖRT TAKIMA BÖLÜNDÜ
 
Bu yıl Yükselen Yıldızlar’da 7’şer kadrodan 4 takım oluşturuldu. Antrenör olarak NBA efsanelerinden Rick Barry, James Worthy, Isaiah Thomas ve Gary Payton yer aldı. Bu 4 efsane isim, oyuncuları seçti. Houston Rockets’ta forma giyen milli basketbolcumuz Alperen Şengün, Rick Barry’nin takımında yer aldı.
 
Yarı finalde Worthy’nin takımı ile Isaiah’ın ekibi; Barry’nin takımı ile de Payton ve arkadaşları karşı karşıya geldi. Birinci etapta 50 sayıya ulaşan ilk takım finale kalma başarısını gösterdi. Finalde de 25 sayıya ulaşan ilk takım ise turnuvayı kazandı. 
 
Yükselen Yıldızlar’ın bu yeni formatı, oyuncuların daha fazla sahada bulunduğu, rekabetçi bir format oldu. Isaiah’ın takımı, Worthy’nin ekibini 50-49; Barry’nin takımı da Payton ve arkadaşlarını 50-48 yenerek finale kaldı. Final maçında da Barry’nin takımı, 18-12’den geri gelerek 25-20 ile güldü ve turnuvanın kazananı oldu. 
 
Barry’nin takımında, Detroit Pistons’ın 2021 Draftı’ndaki ilk sıra seçimi olan çaylak Cade Cunningham, turnuvanın en değerli oyuncusu seçildi. Bizim çaylak Alperen de final maçında bakmadan pası ve tepeden bulduğu üçlükle de Rockets’ta yaptıklarını bu organizasyonda da gösterdi.
 
Final maçı öncesi de ikişerli gruptan dört farklı ekibin yer aldığı Clutch Challenge da Yükselen Yıldızlar’a renk kattı. Magic Johnson’ın 1987’de Lakers’a şampiyonluğu getiren hook atışı; Charles Barkley’in 1993’te Phoenix Suns’a San Antonio karşısında turu getiren orta mesafeli basketi; Ray Allen’ın 2013 NBA Finaller’i son maçında, Miami Heat forması ile San Antonio’ya karşı maçı uzatan son saniye üçlüğü; Reggie Miller’ın 1998 yılında, Chicago Bulls’a attığı son saniye üçlüğü ve Damian Lillard’ın 2019 yılında OKC Thunder’a logo civarından attığı turu getiren basketi... 
 
Verilen süre içinde, en kısa zamanı yapan ikili; Tyrese Hailburton & Desmond Bane, 39.1 saniye ile bu yarışmayı kazandı. Keşke bire bir canlandırmalarını yapsalardı… Öyle daha keyifli olabilirdi; ama süreyi de düşününce bu pek kolay olmazdı.
 
CUMARTESİ GECESİ’NDEN NOTLAR
 
Birçok basketbolsevere göre All-Star’ın en ilgi çekici kısmı cumartesi gecesindeki yetenek yarışmaları olmuştur. Bu yıl Yetenek Yarışması, üç farklı grubun yer aldığı bir yarışma halinde düzenlendi. Daha doğrusu, eskilerden bir yıldız, bir efsane ve bir WNBA basketbolcusunun yer aldığı şut yarışması ile istasyonlu yetenek yarışmasının bir karışımı oldu. 
 
Scottie Barnes, Josh Giddey ve Cade Cunningham’ın oluşturduğu Çaylaklar, Jarrett Allen, Darius Garland ve Evan Mobley’in yer aldığı Cavaliers ekibi ile Giannis, Thanasis ve G-League’de oynayan Alex Antetokounmpo’nun bir arada olduğu Antetokounmpo’lar yarıştı. 
 
Birinci etapta belli noktalardan atılan şutlar, ikinci etapta pas yarışması, üçüncü etapta istasyon yarışması vardı. İlk üç etapta en iyi dereceyi çaylaklar yaptı. Finalde Çaylaklar ile Cavaliers yarı saha atışında karşılaştı ve burada başarılı olan Cavaliers ekibi yarışmayı kazandı.
 
İstasyon kısmı güzeldi. Hareketli engeller kesinlikle renk kattı. Ancak bu yarışmaya sadece yetenek yarışması demek haksızlık olur. Şut-Pas-Yetenek Yarışması desek daha iyi. Bu istasyon ile yine bireysel, süre ile yarışılan eski yarışma olsa daha güzel olur. Eski şut yarışmasına da geri dönülebilir... Eski isimlerin şut attığını yeniden görmek güzel olur.
 
3 Sayı Yarışması her zaman süreye karşı hız ve etki gerektiren bir mücadele olmuştur ve yeni eklemeler ve sponsor gelmesi de bu yarışmanın kalitesini bozmadı. Hatta son zamanlarda 3 Sayı Yarışması, Smaç Yarışması’nın önüne geçti. Minnesota Timberwolves’un yıldız ismi Karl-Anthony Towns, final turunda yeni formatın rekorunu 29 puanla kırdı ve yarışmayı kazandı.
 
Smaç Yarışması’na gelince… İlk turda Orlando Magic’ten Cole Anthony’nin botlarla bastığı smaç güzeldi; ama ikinci smaç denemesindeki başarısızlığı onun finale kalamamasına sebep oldu. Houston Rockets’ın çaylaklarından Jalen Green bu yarışmanın en zayıf halkasıydı. Golden State’ten Juan Toscano-Anderson ve New York Knicks’in smaç ustası Obi Toppin finale kalmayı hak etti. İkisi de teknik açıdan zor smaçlar denedi. Final etabındaki ilk denemeleri de başarılıydı. 
 
Eğer Toscano, Jason Richardson’a selam çakamadığı smaç denemesinde başarılı olsaydı, daha güzel olurdu. Obi Toppin, dikkatli izlendiğinde teknik açıdan kolay olmayan smaçlara imza attı ve bu yarışmayı kazandı. Çok mu heyecan vericiydi; hayır. Çok mu kötüydü; hayır. Ortada bir smaç yarışması. Umalım seneye daha güzel bir yarışma olur.
 
KEŞKE KOBE DE GÖRSEYDİ
 
Açıkçası son yıllardaki yeni formatın All-Star karşılaşmasından ziyade bir LeBron-Stars maçına dönmesi söz konusu. LeBron James her seçimde 1. sırada çıkıp kendi takımını kuruyor ve maçları kazanıyor. Tekrar Doğu-Batı Karmaları’nın karşılaşması lazım. Şurası da ayrı bir gerçek ki son zamanlardaki forma tasarımları da pek güzel değil... 
 
Forma konuda da unutulmaz iki yıl vardı... Birincisi, 1997-2002 yılları arasındaki gibi herkesin kendi formasını giymesi. İkincisi de 1970’lerdeki gibi, All-Star forma dizaynında East ve West yazması.
 
Format sistemi daha rekabetçi mi; evet. Kobe Bryant’ın anısına yapılan bu değişiklik, Harlem şovu izlemek gibi bir durumdan tekrar rekabete sürükledi. Stephen Curry, 16 üçlük ve 50 sayı ile inanılmazdı. Zaten turnuvanın da en değerli oyuncusu da Curry seçildi. LeBron James’in kendi takımına galibiyeti getiren sayısı da akıllarda kalıcı olacaktır.
 
Bir diğer detay ise bu All-Star ile ilgili, NBA’in 75. Yılında en iyi 75 oyuncu seçildi ve bu efsane isimler, All-Star maçı günü anons edildi. Michael Jordan’dan Magic Johnson’a; LeBron James’ten Shaquille O’Neal’a kadar birçok isim oradaydı. Bazı isimler yaşları ve sağlık durumları gereği selamlarını dışarıdan verdi ve tabii ki aramızda olmayanlar; Kobe Bryant, Wilt Chamberlain, Moses Malone… Yakın zamandaki trajik vefatından dolayı, herkesin aklına Kobe geldi. “Keşke Kobe yaşasaydı ve burada olsaydı” denildi.
 
Acısıyla tatlısıyla, bir All-Star daha geride kaldı. Umarım Utah’ta yapılacak 2023 NBA All-Star’da 2000’lerdeki o güzel, rekabet dolu smaç yarışmalarını ve Doğu-Batı kapışmasını görürüz.