Aydın Örs

Aydın Örs


Karamsar olmaya gerek yok

02 Ekim 2022 - 11:12

"Geçmiş turnuvalarda hüzünlü sonları bizde çok yaşadık, basketbolda son düdük çalıncaya kadar oyun bitmez. Şanssızlık mı, beceriksizlik mi? artık bilemiyorum… Maalesef kaybettik, son anda kaybettiğimiz iki maçın galip takımları (İspanya ve Fransa) final oynadı. Hiçbir zaman biz bu takımları yenseydik final oynardık demiyorum; ama en azından biz de kendi özgüvenimizi geliştirip diğer takımları yenebileceğimizi düşünebilirdik. Karamsar olmaya gerek yok." 
 
- 12 Dev Adam, EuroBasket'te de Fransa'ya karşı dramatik bir mağlubiyet aldı. Ay yıldızlıların turnuva performansına ilişkin hem koç Ergin Ataman hem de oyuncular özelinde neler söylersiniz?

 
- Tabii ki istediğimiz bir sonuç olmadı; ama önce A Milli Takımımızın performansıyla ilgili bir tespit yapmamız lazım… Turnuvaya giden 12 oyuncudan yaklaşık 9 veya 10 basketbolcu kendi takımlarında fazla süre alamayan isimlerden oluşuyor, buna NBA oyuncuları da dâhil (Cedi, Furkan,) bir tek Alperen Şengün biraz daha fazla süre aldı. 
 
Türkiye’de Shane Larkin’i hiç saymıyorum, Sertaç Şanlı kendi takımı Barcelona'da fena süre almadı. Basketbolda karar anlarında ve sıcak dakikalarda deneyimli oyuncuların inisiyatif alması önemlidir… Efes’te Larkin, son topları kullanan oyunculardan biriydi, onunda tabii ki hem hazırlık sürecini iyi geçirmemesi hem de sakatlığından dolayı ondan tam olarak faydalanamadık. Shane Larkin, ilk maçlarda skorer oynadı, asistler yaptı ama ondan sonra sakatlığı nüksedince verim alamadık. Larkin, Sırbistan maçından sonra da çok eleştirilmişti, bu durum onu psikolojik olarak etkilemiş olabilir.
 
NBA OYUNCULARINDA BASKI OLUŞTU
 
NBA oyuncularında büyük bir baskı vardı, NBA oyuncuları takıma gelecek ve bize madalya kazandıracak gibi bir beklenti oluştu. Şimdi bu çocukların omuzlarında büyük bir yük oluşuyor, bu beklentiye karşı cevap verebilmek için aşırı bireysel oyuna yöneldiler, hiç olmayacak topları kullandılar... Yetenekli çocuklar; ama takım oyunundan uzaklaştığımız an zorlandığımızı gördük. Karadağ maçında; son saniyede Furkan Korkmaz’ın tesadüfen attığı sayı var. Bulgaristan karşılaşma kafa kafaya gitti, sonunda biz ağırlığımızı ortaya koyarak çok iyi oynamadan kazandık. Gürcistan maçı zaten olaylı bitti, bu süreçten sonra takım kendine geldi. 
 
Belçika karşısında hem hücumda hem savunmada müthiş bir takım anlayışını ortaya koydular. İspanya maçı son saniyelere kadar çok çekişmeli geçti, son topu kullanamadık ve Larkin topu elinden kaçırdı. En son Fransa maçı; A Milli Takımımız için büyük bir kâbus oldu.

Geçmiş turnuvalarda hüzünlü sonları bizde çok yaşadık, basketbolda son düdük çalıncaya kadar oyun bitmez. Şanssızlık mı? Beceriksizlik mi? artık bilemiyorum… Maalesef kaybettik, son anda kaybettiğimiz iki maçın galip takımları final oynadılar. Hiçbir zaman biz bu takımları yenseydik final oynardık demiyorum; ama en azından biz de kendi özgüvenimizi geliştirip diğer takımları yenebileceğimizi düşünebilirdik.
 
Ergin Hoca da zorlandı, kendi basketbol anlayışını, kendi felsefesini takıma yansıtmak tek bir turnuvada hiç kolay değil… Ergin Hoca kariyerinde ilk kez böyle bir yenilgi aldı.
 
OYUNCU YETİŞTİRMEDE HEM YETERSİZ HEM GEÇ KALIYORUZ!
 
- 24 yaş ortalaması olan Türkiye'nin yakın, orta ve uzak vadeli hedeflerine ilişkin görüşleriniz nelerdir? Ay yıldızlıların geleceği adına ne tür adımlar atılmalı?

 
- Yaş ortalaması 24 olan takımımızın devamlı hazırlık maçı yapması gerekiyor. Yine de enseyi karartmayalım… Turnuva oynama alışkanlığını kazanmamız için öncelikle takımlarda oynayan basketbolcuların daha fazla süre alarak kendilerini daha çok geliştirmeleri lazım… Bireysel gelişimine daha çok önem vermeleri gerekiyor, genç ve yetenekli oyunculardan oluşan milli takım havuzunda A Milli Takım'ın yanında ayrıca B takımın da oluşması gerektiğini düşünüyorum. Dünya Kupası Elemeleri devam ediyor, özel turnuvalar devam ediyor, bu oyuncu havuzunun olduğu grupların sürekli maç yapması çok önemli…
 
ERGİN HOCA MİLLİ TAKIMIN GELECEĞİNE İLİŞKİN PLANLAR YAPMALI
 
Oyuncu geliştirmede hem yetersiz kalıyoruz hem de maalesef geç kalıyoruz. Bu yetişmiş oyuncuları daha da geliştirmemiz için neler yapmamız konusunda; hem Ergin hoca liderliğinde hem de TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu ile bir plan ve program yapılması gerektiğini düşünüyorum. 
 
Tabii ki şöyle önemli bir detayda var; EuroBasket’te Fransa ve İspanya’nın antrenörleri uzun yıllardır milli takımı çalıştırıyorlar dolayısıyla biz neredeyse iki yılda bir antrenör değiştiriyoruz… A Milli Takımımızı daha önceden Ufuk Sarıca, Orhun Ene gibi çok değerli hocalar çalıştırdı. Ergin Ataman şu an ‘Türkiye’nin en kariyerli ve en başarılı’ hocası; ama en azından ona iki ya da üç büyük şampiyona oynama şansının verilmesi gerekiyor. Ergin Hoca'nın hazırlık süreçleriyle ilgili ve milli takımın geleceği ile ilgili plan ve program çerçevesinde daha çok zaman ayırması gerektiğini düşünüyorum.
 
ALTYAPIDA DEVRİM GEREKLİ
 
- U-18 milli takımımız İzmir'de düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nda gümüş madalya aldı. Altyapı milli takımlarımız ve son dönemki performanslarına ilişkin düşünceleriniz nelerdir?

 
- U-18 ve U-16 alt yaş gruplarından gelen yetenekli oyuncular var… Altyapı oyuncu havuzumuz çok geniş önemli olan bu oyuncuları nasıl değerlendirmemiz gerekiyor? Evet, oyuncuları yetiştirdik; ama bu oyuncuları nasıl geliştirebiliriz bunun üzerinde çalışmamız lazım. U-18 Milli Takımımız, Avrupa Şampiyonası'nda ‘gümüş madalya’ alarak bizi gururlandırdı. Çok istekli, çok heyecanlı ve arzulu bir şekilde mücadele ettiler. 
 
U-18 takımımız çok yetenekli oyunculardan oluşuyor, bireysel olarak eksikleri olabilir ama esas oyunu okuma, anlamlı paslaşma ve topu paylaşma konularında daha fazla eğitim görmeleri gerektiğini düşünüyorum. Eğitim kurulunun, federasyonun, antrenörlerin, yöneticilerin ve menajerlerin 18-22 yaş arasında bu geçiş dönemiyle ilgili çocukların nasıl A takıma geçeceklerine yönelik plan ve program yapılması lazım…
 
Kulüplerin oyuncuların bireysel gelişimlere daha çok önem vermeleri gerekiyor, oyuncu menajerlerin oyuncular transfer olurken kısa vadede değil ‘uzun vadeli’ düşünerek karar vermeleri faydalı olur. Oyuncunun süre alabileceği, kendini geliştirebileceği takımları seçmelerinde yararlı olacağını düşünüyorum.
 
İSPANYA’NIN ŞAMPİYON OLMASI SÜPRİZ DEĞİL!
 
- EuroBasket'e dönersek İspanya EuroBasket'e son 15 yılda 4 kez mutlu sona ulaştı... Gasol Kardeşler sonrası Hernangomez Kardeşler'in İspanyol basketboluna katkısı için neler söylersiniz? Turnuvada en beğendiğiniz ve en beğenmediğiniz takımlar ve oyuncular hangileri idi?

 
- İspanya’nın şampiyon olması bence sürpriz değil! 27 yaş ortalaması ile mücadele ettiler. Hernangomez Kardeşler, bundan önceki şampiyonalarda ve başarılarda yer aldı. Lorenzo Brown gibi devşirme bir oyuncuyu ilk kez oynattılar, onların kültürü ve sisteminden kaynaklanan her maçı kazanma alışkanlığı burada devam etti. 
 
İspanyollar müthiş bir takım oyunu oynadı, Scariolo gibi tecrübeli koç, uzun yıllardan beri takımın başında olduğu için oyuncularından nasıl verim alabileceğini biliyor. 
 
Turnuvada takım oyunu olarak başarılı gördüğüm diğer takımların; Almanya ve Finlandiya olduğunu söyleyebilirim. Dikkatimi çeken çok oyuncu oldu ama öncelikle ‘Hernagomez Kardeşler’ çok iyi performans sergiledi. Dennis Schröder mücadelesi ve skorer oyunu ile turnuvaya damga vurdu.
 
EFES KİMYAYI KORUDU, ITODIS'E ZAMAN LAZIM
 
- Kapanışı EuroLeague temsilcilerimiz ile yapsak... Fenerbahçe Beko Itoudis önderliğinde yeni bir yapılanmaya giderek, Calathes ve Bjelica başta olmak üzere çok önemli transferler yaptı. Kadrosunu koruyan Anadolu Efes ise Will Clyburn ve Zisis gibi takviyeler gerçekleştirdi. Temsilcilerimizin kadro yapılanması ve F4 şansları için neler söylersiniz?

 
- EuroLeague’de Final Four adayı olan birçok takım var, sezon başlamadan önce mutlaka Efes final four oynar veya başka bir takım Final Four’a kalır diyemem… Anadolu Efes mevcut kadrosunu koruyarak Zisis, Polonara ve Clyburn gibi önemli takviyeler yaptı, takımın kimyası çok iyi, tekrardan bu sezonda üst seviyelerde oynayabileceğini düşünüyorum. 
 
Takımın iskeleti duruyor, esas karar verici oyuncular Shane Larkin- Vasa Micic takımda kaldı ve koç Ergin Ataman’da takımın başında o yüzden bu sezonda başarılı olacaktır.
 
Fenerbahçe Beko, Obradovic döneminden sonra neredeyse her yıl antrenör değişikliğine gitti. Koç ile birlikte doğal olarak oyuncularda değişiyor. Bu durum takım için handikap oluyor, tabii ki Itoudis çok başarılı bir antrenör ama takıma yeni oyuncular geldiği için zamana ihtiyacı var… Kendi oyun sistemini, basketbol felsefesini, düzenini kurması zaman alacaktır. 
 
Aleksandar Djordjevic, geçen sezon bence başarısız olmadı. Çünkü Igor Kokoskov sezon başında gittiği için kendi kurmadığı takımla pandemi, Rus takımlarının liglerden çekilmesi gibi durumlardan dolayı sanki Avrupa’da başarısız gibi görünse de Türkiye Ligi’nde şampiyon oldu. Tabii ki netice ne olursa olsun kulübün kararı o yüzden saygı duymak lazım... 
 
Itoudis’e zaman tanınmalı, kendini kanıtlamış bir koç… Calathes, Bjelica, Edwards, Wilbekin, Motley gibi çok kaliteli oyuncuları aldılar. Hepsi tecrübeli oyuncular bu kadro üzerinden sistemi ve düzeni oturtup tehlikeli bir takım yaratılabilir. Fenerbahçe Beko’nun biraz zaman ve sabırla daha iyi olacağını düşünüyorum.
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum