Philadelphia her daim güneşli mi olacak?

“Yaklaşık 40 yıldır şampiyonluk hasreti çeken ve 2001’den beri final yüzü göremeyen Philadelphia 76ers, yaptığı son hamle ile aradığını buldu mu? Bunun cevabını sezonun geri kalanında öğreneceğiz.”
 
Philadelphia 76ers’ın neredeyse her jenerasyonda bir iz bırakmışlığı vardır. 1970’lerin sonları ile 1960’larda Wilt Chamberlain, 1980’lerin ilk yarısında Julius Erving (Dr. J) ve Moses Malone, 1980’lerin ikinci yarısında Charles Barkley, 2000’lerde Allen Iverson. Şimdi de bu kategoriye Joel Embiid’i eklemek mümkün.
 
ABD’nin kuruluşunun ilan edildiği Philadelphia şehri, 75 yıllık NBA tarihinde önce Warriors’a, sonra da Syracuse Nationals’ın, kente taşınıp isim değiştirmesiyle Sixers’a ev sahipliği yapan bir şehir. Eğer 1955 yılında Nationals’ın şampiyonluğunu da dahil edersek, kulüp tarihinin toplam 3 şampiyonluğu var ve en son yaşanan mutlu son 1983 yılında. Son final ise 2001 yılında Lakers’a kaybedilen seri…
 
Son yıllarda çöküşün ardından yapılan Ben Simmons ve Joel Embiid draftları, Sixers için yeni bir dönemin açılışıydı. Tabii ki geç açılan bir dönem oldu; bu da hem Simmons’ın hem de Embiid’in sakatlıklarından kaynaklıydı. daha sonra bu iki star adayının yanına gerekli takviyeler yapıldı; ama konferans şampiyonluğu hiçbir zaman gelmedi. Bana kalırsa, bu noktada bir önceki koç Brett Brown’ın yetersiz kalan antrenörlüğünden kaynaklı bu istenilen noktaya gelinememe durumu. Zira, 2020 yılında Brown gönderildi ve yerine NBA’de koçluk tecrübesi yüksek, Celtics ile 2008’de şampiyonluk yaşamış Doc Rivers geldi. Rivers’ın gelişi ile de kan tazelenmeye başlandı.
 
Sixers’ın bu zamana kadar bir türlü çıkışa geçememesinde, benim kangren olarak nitelendirebileceğim Ben Simmons vardı. Belki Simmons 1980’lerin basketbolcusu olsaydı, benzer fizik ve oyun mantalitesi ile Magic Johnson ile çekişebilirdi. Ancak günümüzde bambaşka bir basketbol oynanıyor. Pivotların da üçlük atmaya başladığı şu sıralarda, oyun kurucu olarak oynayan Ben Simmons’ın neredeyse hep içeriye girerek basket bulması, dış atışa pek yönelmemesi çok konuşulan bir durumdu. Simmons, günümüz basketbolu için bir anti tez niteliği taşıyordu.
 
Tabii ki bunun farkına varıp geçen yaz Avustralya Milli Takımı ile Olimpiyatlar’da yer almadı ve bu konu üzerine çok çalıştı. Ancak iş oynadığı basketbolun ötesine gitti. Simmons’ın Sixers ile zaman içinde güven problemi yaşaması, kulüp içindeki isteksizliği ve mental düşüşü, hem kendisini hem de takımı olumsuz etkiledi ve… Kaçınılmaz son: Sixers Simmons’ı takasladı! Kimin karşılığında peki? Bu dergide, hakkında birçok yazı yazdığım, her zaman kendisini buradaki yazılarımda övmeye devam edeceğim isim; James Harden karşılığında…
 
YENİ 1 NUMARA
JAMES HARDEN
 
Çok fazla söze gerek yok sanırım. Teksas Şerifleri dosyamızda Houston Rockets’ta oynarken, Broadway dosyamızda Brooklyn’de oynarken diyeceğimi dedim ben Harden için. Fakat Brooklyn’de bir Harden olmuyor, bir başka gün sakatlıktan Durant, diğer gün aşı olmadığı için kendi sahasında maça çıkamayan Kyrie Irving. Resmen tadı tuzu belli olmayan bir çorba gibi olan Brooklyn Nets’ten Philadelphia 76ers’a geçmek, bizim sakal için iyi geldi.
 
Forma numarasını da değiştirdi; 13 numaradan 1 numaraya geçiş yaptı. Onun için yeni bir sayfa, yeni bir heyecan. Kanımca Harden’ın hak ettiği yüzüğe en yakın olabileceği ortamlardan biri Philadelphia. James Harden için her anlamda bir onarım ve yapılanma söz konusu. İşin şakası bir yana, Sixers benim NBA 2K oynarken genelde oluşturduğum
bir ikiliyi oluşturdu. Harden&Embiid…
 
JAMES HARDEN
SEZON ORTALAMALARI
SÜRE: 37.2 dk.
SAYI: 22.5 
RİBAUND: 7.8
ASİST: 10.2
BLOK: 0.6
TOP ÇALMA: 1.3
TOP KAYBI: 4.5
 
KOMPLE
JOEL EMBIID
 
Bir oyuncu hem sempatik hem de antipatik nasıl olur bilinmez; ama bu konuda öznel bir açıklama yapacak olursam, NBA’e bakış açımda Joel Embiid tam da böyle bir noktada konumlanıyor. Fiziksel olarak 90’lar pivotu havasını Embiid’de hissediyorum. David Robinson’a, Shaq’e, Hakeem Olajuwon’a karşı oynasa sırıtmaz, bu seviyede anılan bir isim olurdu. Üstelik, günümüz basketboluna da uygun; şutu var, üçlük atabiliyor. Oyunculara hem fiziksel hem de psikolojik açıdan gereken sertliği gösteriyor.
 
Bazen bir şeyleri tanımlamak için kelime bulamazsınız. Joel Embiid’i konumlandırabiliyorum; ama buna bir kavram bulamıyorum. Onun için komple dedim. Gelip kendi
yıldızını parlattığından bu yana, her türlü aksiliklere rağmen Sixers’ın en ağır yükünü çeken, bir noktaya kadar getiren Embiid’den başkası değil. Şimdi ona destek olacak James Harden da geldi ve Sixers ivme yakalayıp Doğu’da zirve mücadelesi veren takımlardan biri oldu.
 
JOEL EMBIID
SEZON ORTALAMALARI
SÜRE: 33.4 dk.
SAYI: 29.8
RİBAUND: 11.3
ASİST: 4.3
BLOK: 1.4
TOP ÇALMA: 1.1
TOP KAYBI: 3
 
YENİ SHAQ VE KOBE Mİ?
 
Joel Embiid ve James Harden için birçok yerde Shaquille O’Neal ve Kobe Bryant benzetmesi yapılıyor. Bir kere Shaq&Kobe bambaşka bir ikiliydi. Bambaşka bir dönemdi. Bambaşka bir koç; Phil Jackson ile çalışmışlardı. Krizlere rağmen Shaq ve Kobe’nin bir arada olduğu Lakers, 4 final ve 3 şampiyonluk gördü. Böyle bir benzetme yapmak, zaman açısından çok erken olmakla birlikte bence yersiz bir benzetme.
 
Ben eski ve yeni ile ilgili bazı kıyaslamaları severim. Ancak bu kıyaslama pek anlamlı gelmiyor. Gerçekten Shaq ile Kobe bambaşka, Embiid ile Harden bambaşka. Embiid ile Harden Sixers ile şampiyonluklar yaşasın; o zaman bir kıyaslama yapılabilir rakamlarla vs. Video oyunlarında da şampiyon olmuş bir Sixers’ı 2000-2001 Lakers karşısında test edebilirsiniz. Ancak bu benzetmenin ne yeri ne de zamanı…
 
FURKAN YÜZÜK KAZANABİLİR AMA…
 
Philadelphia 76ers, Joel Embiid ve James Harden gibi süperstarların olduğu, önemli destek oyuncuların yer aldığı kuvvetli bir takım. Bu takımda kendini göstermek, süre almak, oynamak hiç kolay değil. Furkan Korkmaz böyle bir ortamda işte…
 
Sezon ve takımların geneline baktığımız, istisnaları bir kenara koyduğumuz zaman, Furkan Korkmaz’ın Cedi Osman ve Alperen Şengün gibi fazla süre alması pek mümkün değil. Çünkü Cleveland Cedi’ye, Houston da Alperen’e muhtaç. James Harden’ın, Danny Green’in, Shake Milton’ın olduğu bir ortamda Furkan Korkmaz’ın spesifik işler çıkarması gerekiyor.(Furkan’ın art arda 30 sayılık performanslara imza attığı bir süreç vardı hatırlarsanız.)
 
Furkan Korkmaz’ın gidişatını ben bir noktada Mehmet Okur’a benzetiyorum. Mehmet Okur, Detroit Pistons ile NBA şampiyonluğu yaşamıştı. Bu bizi gururlandırmıştı; ama Pistons’ın o kadro derinliğinde The Money Man hak ettiği noktada değildi. Mehmet Okur, Utah Jazz’e geçinde oranın vazgeçilmez bir parçası oldu ve iş All-Star olmaya kadar gitti.
 
Furkan Korkmaz da çok büyük bir yetenek. Türkiye ortalamasının üstünde bir atletizm ve şutu var. Ancak şu gerçek ki, Furkan Korkmaz’ı Furkan Korkmaz yapacak yer Philadelphia 76ers değil. Bu kadro içinde Furkan’ın Sixers ile bir şampiyonluk yüzüğü takması olası. Ancak Furkan’ın basketbolu açısından düşününce, onun hak edeceği yere geleceği
takım Sixers değil.
 
İşin özetine gelelim; Sixers için sezon arasında yepyeni bir dönem başladı. Bu dönem takım için hayırlı olacak gibi duruyor. Gidişat onu gösteriyor.

JOEL EMBIID
SEZON ORTALAMALARI
SÜRE: 22 dk.
SAYI: 8.3
RİBAUND: 2.9
ASİST: 2.1
BLOK: 0.1
TOP ÇALMA: 0.5
TOP KAYBI: 0.8