Basketbol gezegenine yeni bir çağ indi: Wembanyama çağı. San Antonio’nun 2.24’lük devi,
yalnızca NBA’e değil, tüm oyunun evrim çizgisine yön veriyor. Artık “yetenek” denince akla
yalnızca skor değil, koordinat sistemini değiştiren varlıklar geliyor. Ribaund’un bu sayısı, o
yeni gezegenin koordinatlarını çiziyor.
Wembanyama’nın üçüncü sezonundaki dönüşümünü anlatırken bir süperstarın laboratuvarına
giriyoruz. Onun fiziksel büyümesiyle birlikte zihinsel olgunlaşması, NBA’in yeni dengelerini
belirliyor. “ALIEN” başlığı tam da bu yüzden: başka bir türün oyuna inişi.
NBA’de sezon başlarken yeni hikâyeler yazılıyor. Durant’in Houston hamlesi, Cooper
Flagg’in Dallas’ta başlattığı umut dalgası, Austin Reaves’in Lakers’ta liderliği devralması, VJ
Edgecombe’un çaylak patlaması… Hepsi birer geçiş simgesi: süper yıldızlık artık yalnızca
doğuştan değil, öğrenilen bir disiplin hâline geliyor.
★★★
Ama yalnızca ABD’den değil, Avrupa’dan da yankılar geliyor. Dubai Basketball’un sert
çıkışıyla Jurica Golemac, EuroLeague sahnesine katılımcı değil, rakip olarak adım attı.
Fenerbahçe ve Barcelona galibiyetleri, yeni güç dengesinin sinyali.
EuroLeague’de bir diğer sayfa, İtalyan dokunuşunun dönüşü. Messina, Scariolo, Tabellini ve
Galbiati… Dört farklı üslup, tek ortak hedef: karar kalitesini skora çevirmek. Avrupa
basketbolu bir kez daha taktik aklın İtalyan merkezine bakıyor.
Aynı kıtada Duşan Alimpijeviç, Beşiktaş’la inat ve sistemin birleşimini sahaya yansıtıyor.
Sırbistan Millî Takımı koltuğuna uzanan yolculuk, Türk basketbolunun sahnesinde yeni bir
teknik ekolü tanıtıyor.
★★★
Türkiye cephesinde rüzgâr yine bizden yana. Avrupa ikinciliğiyle yeniden doğan 12 Dev
Adam, Dünya Kupası yolunda yeni bir başlangıca hazırlanıyor. O heyecan, İzmir’den
İstanbul’a, Karşıyaka’nın altyapısından Ege Daçka’nın genç modeline kadar genişliyor. Faruk
Beşok ve Timuçin Gençer gibi isimlerin yönettiği gençlik projeleri, Türk basketbolunun
süreklilik damarını temsil ediyor.
★★★
Fenerbahçe Opet’te ise Avrupa’da yeniden zirve yürüyüşü var. Miguel Mendez yönetimindeki
yapı, kadın basketbolunun sürdürülebilir modelini gösteriyor. Gökşen Fitik’in sözleriyle
hatırlayalım: “Biz taraftarımızla güçlüyüz.”
★★★
Gençler tarafında Fenerbahçe Koleji Rams formasıyla sahne alan Bartu Encü ve Demircan
Demir, geleceğin koordinatlarını çiziyor. Onların “ben oldum değil, oluyorum” anlayışı,
Wembanyama’nın evrim hikâyesiyle aynı çizgide buluşuyor.
Saha dışındaki zihinsel alanı da bu sayıda işliyoruz. Uzman Psikolog Melda Yakupoğlu’nun
“Basketbolda Role Playing” yazısı, oyunun görünmeyen katmanlarını açıyor. Empati, stres
yönetimi, takım içi farkındalık… Modern sporun yeni antrenman biçimi artık yalnızca
kondisyon değil, duygusal derinlik.
Ve son olarak, genç Türk oyuncuların NCAA yolculuğu… Hüseyin Demir’in kaleminden
“Amerikan Rüyası” dosyası, sistem ve vizyon tartışmasını büyütüyor. Gidenlerin hikâyesi,
kalanlara ayna tutuyor. Miikka Muurinen’in Partizan macerası da bu zincirin Avrupa halkası.
Oyunun formu, dili, fiziği ve zihni değişiyor. Biz de Ribaund olarak, bu değişimi belgelemeye
devam ediyoruz. Çünkü her çağ, kendi ‘Alien’ını yaratır. Bu çağınki zaten aramızda.


YORUMLAR