Hikâye yarım kaldı..

Zorlu bir sezonda istikrarlı yükselişiyle Şampiyonlar Ligi’nde Final Four’a kalan
Galatasaray, Avrupa’da rekabetçi kimliğini yeniden ortaya koydu.

Galatasaray, FIBA Şampiyonlar Ligi'nde bu sezon gösterdiği performansla önemli
bir başarıya imza attı. Sezona inişli çıkışlı başlayan, zaman zaman sakatlıklarla
mücadele eden Sarı Kırmızılılar, turnuvada istikrarlı bir yükseliş yakalayarak Final
Four’a kadar geldi. Bu organizasyonda ilk kez son dört takım arasına kalan
Galatasaray, kupaya uzanmasa da Avrupa basketboluna ben de varım mesajı
verdi.

Yarı finalde rakip, turnuvanın favorilerinden ve iki kez şampiyonluk yaşamış
Tenerife’ydi. Galatasaray, karşılaşmanın ikinci çeyreğinde yakaladığı seriyle
dengeyi kurdu. Özellikle Will Cummings ve Izundu’nun skor katkısı, Göksenin’in
savunmadaki direnci ve Buğrahan’ın son çeyrekteki kritik sayılarıyla sarı
kırmızılılar karşılaşmadan 90-80 galip ayrılarak finale yükseldi. Tenerife’ye
Avrupa’da sezonun ilk mağlubiyetini getiren bu sonuç, takımın potansiyelini bir
kez daha ortaya koydu.

Finalde rakip ise geçen yılın şampiyonu Unicaja Malaga oldu. Galatasaray, güçlü
rakibi karşısında oyunu uzun süre dengede tutmayı başarsa da basit top
kayıpları ve düşük şut yüzdesi işleri zorlaştırdı. İlk çeyrekten itibaren önde
oynayan Malaga, fiziksel üstünlüğünü özellikle ribaundlarda hissettirdi. Sarı
kırmızılılar, dördüncü periyotta da oyunun içinde kalmaya çalıştı ancak fırsatları
değerlendiremeyince karşılaşmadan 83-67 mağlup ayrıldı.

Finalde gelen yenilgiye rağmen, Galatasaray turnuvayı gümüş madalya ile
tamamladı. Bu sonuç, hem kulüp tarihi hem de Türk basketbolu adına değerli
bir adım olarak kayda geçti. Turnuva boyunca sergiledikleri mücadele, gelecek
sezonlar için umut verdi. Galatasaray, Avrupa arenasında tekrar Final Four
oynayabilecek ve belki de kupaya uzanabilecek bir yapının sinyallerini verdi.