Gülşah Akkaya

Gülşah Akkaya


Basquette

18 Mart 2021 - 12:40

"130 sene önce icat edilen bir oyun binlerce kadının hayatına dokundu; toplumda güçlenmesini sağlayarak hayatlarını değiştirdi. Yolu açan, mücadele eden ve ilham olan tüm kadın basketbolculara sonsuz teşekkürler… "
  
Dr. James Naismith’in basketbolu icat etmesinin ve kadınların basketbol ile tanışıp spor olarak yapmaya başlamasının üzerinden neredeyse 130 sene geçti. Bu süreçte kadın basketbolu ve kadınların toplum içerisindeki konumları gelişti ve halen çağa uygun olarak hem kadın basketbolu hem de kadınların toplumdaki yerleri evrilmeye devam ediyor.
 
Basketbolun Kanadalı Dr. Naismith tarafından 1891’de icat edildiği yıllarda kadınların spor yapmaları pek hoş karşılanmıyordu; hatta Viktorya Devri’nin etkisinden dolayı tehlikeli ve uygunsuz bulunmaktaydı. Kadınlar varlıklarını erkek egemenliğinin altında göstermeye devam ettiriyorlardı. Dünya genelinde, kadınların oy verme, dava açma veya mülk sahibi olma gibi hakları yoktu. Kadınlar, o dönemlerde porselen bebek gibi görülmekteydi. Spor yapmalarının, sert hareketlere maruz kalmalarının iç organlarında olumsuz tesirler yaratacağı ve doğurganlıklarının etkileneceği görüşü hakimdi.
 
Zaten, Dr Naismith basketbolu erkek atlet ve beyzbolculara kapalı mekanda kış antrenmanı yaptırmak amacıyla geliştirmişti. Kadınların ilk kez basketbol ile tanışması ise Smith Koleji’nden Senda Berenson sayesinde oldu. Berenson’un 1892 yılında kadınların fiziksel aktivitelerini arttırmak için basketbolu kuralları değiştirerek kadınlara öğretmeye başladı.
 
Kadınların sertliğe dayanıksız olduğu ve fiziksel sporların hoş karşılanmaması sebebiyle, aynı şekilde oynanması o dönemlerde pek mümkün değildi. Modern olimpiyatların mimari Pierre de Coubertin bile kadınların spor yapmasının doğaya aykırı olduğunu savunup “Kadınların spordaki rolü, erkeklerin galibiyetlerini takdir etmektir” sözlerini sarf etmişti.
 
Kadın basketbolunun ilk kurallar kitabı, Clara Gregory Bear tarafından basılmış ve oyunun adı Basquette olarak telaffuz edilmiş. Baer’in kadın basketbolu kurallarında top sürmek ve savunma yapmak yasaktı. Bir oyuncunun şut atması için 6 saniyesi vardı ve oyuncu sadece top havadayken koşabiliyordu. Tek el atışın kullanıldığı, iki elle atılan şutların
veya verilen pasların faul olduğu ilginç kurallar vardı. Basquette ve Baer’in kadın basketbol kuralları özellikle Amerika’nın güney bölgelerinde yaygın şekilde oynandı ve kullanıldı.
 
Diğer bir kural koyucu da basketbolu ilk kadınlara tanıtan Senda Berenson’dı. Berenson oyunun sertliğini düşürmek için basketbol sahasını 3 eşit parçaya böldü ve oyuncuları bu parçalara yerleştirerek alanlarında kalma şartı koydu. Topu çalma ve fiziksel sertliğe girme yasaklandı. Bir oyuncu topu en fazla 3 kere sektirebilir ve 3 saniye elinde tutabilirdi.
 
Berenson bu kuralları spor ürünleri üreten Spalding tarafından Kadın Basketbol Kılavuzu olarak ilk defa 1901’de yayınladı. Spalding Kadın Basketbol Kılavuzu, 1917 yılına kadar çeşitli değişikliklerle yayınlanmaya devam etti. Spalding Kuralları 1960 yılına kadar kadın basketbolunda  geçerli oldu. Bu süreç içerisinde kadın basketbolu ilginç ve sayısız kural değişikliklerine uğradı.
 
Bunlara birkaç örnek vermek gerekirse; 1910 yılında top sürme yasaklandı. 1913 yılında dize kadar tek dripling yapabilme kuralı eklendi. 1918 yılında yerden pas verilmesi uygun görüldü. 1932 savunma yapma yasallaştı.
 
1916 yasaklanan kenardan koçluğa 1968 yılında izin verildi. Yakın tarihte de 2004 yılında FIBA topun boyutunu 6 numara olarak değiştirdi ve 2008 yılında tüm dünyada elit seviye kadın basketbol liglerinin topu 6 numara olarak kabul edildi.
 
130 sene önce icat edilen bir oyun binlerce kadının hayatına dokundu; toplumda güçlenmesini sağlayarak hayatlarını değiştirdi. Yolu açan, mücadele eden ve ilham olan tüm kadın basketbolculara sonsuz teşekkürler… '8 Mart Kadınlar Günü’müz kutlu olsun.

YORUMLAR

  • 0 Yorum