Melda Yakupoğlu

Melda Yakupoğlu


Basketbolda Ziegarnik Etkisi ile Çalışmak

29 Eylül 2025 - 12:53

“Yarım kalan hücum setleri, kaçırılan şutlar ya da eksik bırakılan antrenmanlar… Ziegarnik etkisiyle bu anlar oyuncuların zihninde güçlü izler bırakıyor. Spor psikolojisinin bu etkisi, basketbolda konsantrasyonu ve öğrenmeyi artırmak için yeni kapılar açıyor.”

Seanslarımda Ziegarnik etkisiyle ilgili örnek verip konuşurken, bunun spor psikolojisi alanında da etkili kullanılması gerektiğini düşündüm. Bu etkinin spor uygulamalarına nasıl yansıyabileceğine birlikte bakalım...

Öncelikle Ziegarnik etkisinin ne olduğundan bahsetmek istiyorum. Bluma Zeigarnik, 1920’lerde Berlin’de bir kafede otururken garsonların davranışını fark ediyor. Garsonlar, henüz ödenmemiş siparişleri tüm ayrıntılarıyla hatırlarken, hesap kapandıktan sonra bu bilgileri neredeyse tamamen unutuyordu. Yani masaya oturuyorsunuz, sipariş veriyorsunuz; garson siparişinizi eksiksiz hatırlıyor. Yemek geliyor, hesabı ödüyorsunuz. Birkaç dakika sonra aynı garsona siparişinizi soruyorsunuz ve çoğu zaman hatırlamıyordu.

Ziegarnik, bunun sistematik olup olmadığını anlamak için laboratuvar deneyleri yapıyor. Katılımcılara çeşitli görevler (bulmacalar, ip bağlama, basit matematik işlemleri) veriyor. Görevlerin bir kısmını tamamlatıyor, diğerlerini ise yarım bıraktırıyor. Daha sonra katılımcılardan hangi görevleri hatırladıklarını soruyor. Sonuç olarak, yarım kalan görevlerin %90’a varan oranlarda, tamamlanmış olanlara göre daha iyi hatırlandığını buluyor. Bugün bu bulgu “Ziegarnik etkisi” dediğimiz kavramın temelini oluşturuyor. Özellikle öğrenme ve motivasyon alanında hâlâ sıkça kullanılan bu etki, psikolojinin spor psikolojisi gibi diğer alanlarında da değerlendirilebilir.

Bu etki spor psikolojisinde, basketbol gibi spor dallarında oyuncuların zihinsel odaklanmalarını güçlendirmek için bir araç haline gelebilir. Hatta basketbol gibi hızlı karar verme ve sürekli odaklanma gerektiren bir spor için son derece değerli olabilir. Bir oyuncu, kaçırdığı serbest atışı ya da yarım kalan bir hücum setini zihninde taşır; bu, doğru kullanıldığında motivasyon ve öğrenme için güçlü bir yakıta dönüşebilir.

Bir antrenman düşünün: Takımınız pick&roll hücum setini çalışıyor. Tüm oyunu eksiksiz oynamak yerine son pas veya şutu bilinçli olarak yarıda kesiyorsunuz. Oyuncular mola boyunca bu eksik hamleyi zihninde tamamlamaya çalışacak, tekrar sahaya döndüklerinde daha yüksek odaklanmayla aynı düzeni bitirme eğiliminde olacaklardır. “Peki, bu sadece merakı mı artırıyor yoksa performansı da etkiler mi?” diye sorabilirsiniz. Araştırmalar, yarım kalan görevlerin zihinsel tekrarını artırarak becerinin hafızada daha güçlü temsil edilmesine yardımcı olabileceğini gösteriyor. Böylece sadece ilgiyi değil, motor öğrenmeyi de güçlendirmiş olursunuz.

Bireysel çalışma egzersizlerinde de Ziegarnik etkisi etkili olabilir. Serbest atış çalışmasında, seri atışların sonuncusunu bilerek yaptırmamak oyuncunun zihninde eksik bir halka bırakır. Ertesi gün aynı oyuncu çalışmaya başladığında bu “tamamlanmamışlık” duygusu, ilk atışlara olan motivasyonu ve konsantrasyonu yükseltecektir. Mental antrenmanda ise, maçtan sonra oyuncuya kritik bir pozisyonu hatırlatıp “Bu pozisyonu zihninde tamamla, yarın tartışacağız” demek hem hafıza izlerini güçlendirir hem de zihinsel tekrarın etkisini artırır.

İşte bu yüzden psikolojinin ilkelerinden yararlanmak farklılık getirir. Bu ilkelerle birçok değişik antrenman şekli yaratmak mümkündür. Ayrıca monotonluğu kırar, alışılmışın dışına çıkan yöntemler sağlar. Bu antrenmanlarda “eksikliği tamamlama” stratejisinden yararlanılır.

YORUMLAR

  • 0 Yorum