Hüseyin Demir

Hüseyin Demir


Basketbolun annesi Senda Berenson'un hikâyesi

18 Mart 2022 - 09:09

"Basketbol, kadınların spora olan bakış açısını değiştirdi ve kadınların daha özgüvenli olmasını sağladı. Kadın basketbolunun öncülerinden; ’Basketbolun Annesi’ beden eğitimi öğretmeni Senda Berenson ise bu sürecin en önemli isimlerindendi..."  

Dünyada ve ülkemizde kadın basketbolunun gelişimi ve organizasyonu çok geç ilerledi. Kadın basketbolu, hep öteki haline gelmiş, farklı görünmüş ve geri planda kalmıştı. Günümüzde spor endüstrisinin tüketimi belirli bir beğeni ve değer ortaya çıkarırken, bu beğeni erkeklerin üzerinden belirleniyor.

Erkek egemen toplumunda; futbol, basketbol ve diğer sporlara ‘erkek sporu’ ya da ‘kadın sporu’ gibi tanımlamalar yapılıyor. Bu tanımlamalar olduğu sürece sporun evrensel değerlerini ve ilkelerini yitiriyoruz. Toplumsal cinsiyet ayrımı hayatın her alanında olduğu gibi maalesef sporda oluyor.

Basketbol bilindiği üzere Kanadalı Dr. James Naismith tarafından 1891’de icat edildi. Oyunu ilk olarak erkekler oynamaktaydı. Kadınlarda bir yıl sonra oyunu kendi kurallarına göre oynadı. Kadınların basketbol oynamasına ve spor yapmasına öncülük eden, basketbol sevgisini aşılayan Senda Berenson’un hikâyesini mercek altına aldık.

Kadın basketbolunun öncülerinden; ‘’Basketbolun Annesi’’ olarak bilinen, beden eğitimi öğretmeni Senda Berenson Abbot, 1892 yılında Smith College’de ilk kadın basketbol oyununu oynatan kişidir. Senda Berenson, kadınların basketbolu oynaması için ilk meşaleyi yakan 23 yaşında, Litvanya’dan Amerika’ya göç eden Avrupalı bir göçmendi.

Senda Berenson, ilk önce müzik öğretmenliği eğitimi için Boston Konservatuvarı'na gider. Sağlık durumunun kötüye gitmesinden dolayı müzik eğitimini durdurmak zorunda kalır. Sağlığını iyileştirmek ve müziğe tekrar dönebilmek için 1890’da Boston Jimnastik okuluna başvurur. Berenson, sağlığına kavuştuktan sonra jimnastik ve egzersiz alanında kendini geliştirir.

Senda Berenson, Smith Kolejinde, egzersiz salonunda oynanan ‘’ Basket ball’’ adlı yeni bir oyunu duymuştur. Berenson’ın ilgisini çeken ‘’Basket ball’’ oyununu, beden eğitimi dergisinde kadın basketbolu ve faydaları hakkında bir makale yazar. Senda, Spalding atletizm kütüphanesi tarafından yayınlanan kadın oyunlarının ilk kural kitabının editörü olarak seçilir.

Berenson, oyunda rekabet ve kazanma yerine sosyalleşmenin önemini vurgular. Bu yüzden Senda Berenson, basketbol oyun kurallarında bazı değişiklikler getirir; top çalmayı yasaklar, top sürme ve paslaşmaya farklı kurallar hazırlar. Tabii ki bu kurallar basketbolun doğasına aykırı olduğu için çok uzun ömürlü olmaz. Kadın basketbolu New Orleans’ta Iowa Eyaleti Koleji, Carleton Koleji'nde başladı. Daha sonra da kadın basketbolu diğer kolejlerin ilgisini çekerek hızla yayılmaya devam etti.

Berenson’un basketbola etkisi çok önemlidir. Kadınlar basketbol oynamadan önce kadınların birlikte oynadığı takım sporları yoktu. 20. yüzyılın başlarında kadın basketbolunun oynanması, kadınların çim hokeyi, voleybol ve lakros gibi takım sporlarını oynamasına yol açtı. Basketbol, kadınların spora olan bakış açısını değiştirdi. Takım sporları ve basketbol sporu yapan kadınların daha özgüvenli olmasını sağladı.

Berenson, kadınların basketbol oynamasını ve spor yapmasını sağlık, sosyal, ekonomik açıdan daha güçlü bireyler olacağını düşünüyordu. 1900’lü yıllarda Amerika sanayi işçileri çok zor şartlar altında çalışıyordu. İşçiler, hem fiziksel olarak güçlü olmalı hem de sağlıklı kalmak zorundaydı. Özellikle tekstil kadın işçileri daha ağır koşullarda düşük ücretlerde çalışıyordu.

Senda Berenson, egzersiz yapmanın faydalı olduğunu ve kadınların iş gücünde daha yüksek ücretler kazanmak için dayanıklılığa sahip olunması gerektiğini söylüyordu. Bu yüzden Berenson, kadınların ekonomik ve sosyal hayatlarında güçlü olması ve kazanımlar elde etmesi için onları basketbol sporuna teşvik etti.

Tarihsel olarak kadın basketbolunun gelişimi ve geniş kitlelere sirayet etmesi çok geç oldu. 1976 yılında Olimpiyatlar'a dâhil edilmesiyle kadın basketbolunun dünyadaki popülerliği biraz artmaya başladı. İzleyici kitlesinin yaygınlaşması 1997’de WNBA’in başlamasıyla oldu.

Kadın basketbolunun tarihsel serüveni başlatan Senda Berenson’dan günümüze kadın basketbolu hep arka planda kaldı. Kadın basketbolu, 2000’li yıllardan sonra yavaş yavaş gelişmeye başlasa da hâlâ erkek basketbolun gölgesi altında kalmaktadır. Sporda değişim istiyorsak kadın basketbolunu desteklemeli ve yeni fırsatlar yaratmalıyız.

YORUMLAR

  • 0 Yorum