Hüseyin Demir

Hüseyin Demir


Amerikan Rüyası: Genç Türklerin NCAA Rotası Büyüyor

18 Kasım 2025 - 11:51 - Güncelleme: 18 Kasım 2025 - 12:01

Kısa vadeli başarı baskısı, sınırlı süre ve sistemsel tıkanıklık genç oyuncuları Türkiye’den ABD kolejlerine itiyor. Genişleyen NCAA akımı, altyapı modelimizi yeniden düşünmeye zorluyor.

Son yıllarda genç Türk basketbolcuların adresi artan biçimde NCAA. Bu tercih, ülke içinde
gelişim ve süre bulmadaki zorlukların sessiz bir özeti. Eğitimle profesyonel basketbolu aynı
çatı altında toplayan kolej sistemi, disiplin, bireysel gelişim ve takım kültürünü bilimsel bir
zeminde birleştiriyor.

Kolej Yolunda Kayıp Nesil mi, Kazançlı Dönüş mü?

Eskiden ilk durak Avrupa kulüpleriydi. Bugün NCAA daha cazip. Türkiye’de gençler çoğu
zaman 3 - 5 dakikalık denemelerle sınırlanıyor, antrenman planları kısa vadeli sonuçlara
kilitleniyor. ABD’de ise yüklenme-dinlenme dengesi, fiziksel gelişim ve performans izlemi
standart. Gidenler bir yandan yerel sisteme “kayıp” yazılırken, döndüklerinde disiplin ve
profesyonellik getirerek açığı kısmen kapatıyor.

Neden Türkiye Değil?

* Saha süresinde tutarsızlık ve hata toleransının düşüklüğü
* Kısa vadeli skor baskısının oyuncu gelişiminin önüne geçmesi
* Bilimsel antrenman kültürünün kulüpten kulübe değişmesi
* Teknik ekiplere genç geliştirme metrikleriyle hesap sorulmaması

Kaçışın Mantığı: Görünürlük ve Yol Haritası

NCAA, NBA ve G-League gözlemcilerine direkt vitrin. Berke Büyüktuncel ve Adem Bona gibi örnekler bu hattın çalıştığını gösteriyor. Türkiye-Avrupa hattında aynı görünürlük çoğu zaman sınırlı.

Dalgayı Büyüten İsimler

Eren Karakaya, Melih Tunca, Samet Yiğitoğlu, Ömer Ege Ziyaettin, Mehmet Efe Demirel, Kaan Yarkut, Salih Altuntaş, Kerem Kuthan Konan ve listesi uzayan yeni kuşak NCAA’i tercih ediyor.

Avrupa’da NCAA Rüzgârı ve Bütçe Gerçeği

Kural değişimleriyle kolej programları Avrupalı gençleri yüksek meblağlarla çekebiliyor. Kuzey Carolina gibi okulların oyuncu bütçelerinin 13 milyon dolar seviyesine ulaşması, altyapıya yatırım yapan Avrupa kulüplerini ekonomik olarak zorluyor. Kulüpler, A takıma katkı görmeden yetiştirdiği potansiyeli kaybedebiliyor; bu da sportif olduğu kadar finansal risk.

Reform Ajandası: Ne Yapmalı?

* A takımda genç için minimum dakika hedefleri ve performans odaklı prim sistemi
* Gelişim odaklı kiralama ve çift yönlü sözleşme modelleri
* BGL-TBL geçişinde bireysel gelişim planı, yüklenme izlemi ve periyodik ölçüm standardı
* Koç değerlendirmesinde genç oyuncu ilerleme metriklerinin zorunlu hâle gelmesi
* Kulüp-üniversite iş birlikleriyle kuvvet, hareket analizi ve beslenme protokollerinin standardı
* Scouting-oyuncu eşleştirmesinde rol netliği ve iki yönlü beceri planı
* Kulüp akademilerinde koç eğitimi ve veri okuryazarlığı

Bu Bir Kaçış Değil

Amerikan rüyası bir kaçış değil, net bir sistem tercihine dönüşmüş durumda. Gençler yurt
dışında gelişirken, içerideki model güncellenmezse bu akım hızlanacak. Altyapıdan A takıma uzanan yolu yeniden tasarlamak, gençleri ülkede tutmanın tek rasyonel yolu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum