Fehmi Sadıkoğlu

Fehmi Sadıkoğlu


Benim umudum var

04 Mart 2024 - 12:01

"İtalya ve İzlanda karşılaşmaları sonrasında olumsuz eleştirilerin hedefinde olan Ergin Ataman ve A Milli Takımımızın geleceğini kendi adıma aydınlık görüyorum. Ataman'ın iddialı karakteri ve oyuncularımızın potansiyeli beni gelecek için umutlandırıyor."
 
Ergin Ataman’ı uzun zamandır izliyorum. Onun en beğendiğim yanı iddialı olmasıdır. Ülkemizde iddialı insanları ara ki bulasın! Ataman bir winner koç olarak bu iddiasını kolaylıkla oyuncularına aşılıyor. Onun için her çalıştırdığı takımı yukarılara taşıyor.
 
A Milli Takımımıza gelince... Eldeki en iyi gençlerle yeni bir jenerasyon yakalamak üzereyiz. Bu açıdan Ergin Ataman ve ekibinin uzun yıllar görevde kalarak bu jenerasyonu uluslarası seviyeye getirmesi şart. Şayet yabancı oyun kurucu yanlışından dönersek, bu sporcularımızın da üst düzeye gelme şansını arttıracaktır.
Diğer yandan ülkece çözmemiz gereken en önemli sorun, milli takım oyuncularının takımlarında yeterli süreleri almamasıdır. Ancak sevindirici olay, görüyoruz ki bazı kulüplerimizin bu güzide sporcularımızı oynatmaya başlamasıdır. Bunun yanında bu isimlerden verim de alıyorlar.
 
Daha kat edecek çok yolu olan A Milli Basketbol Takımımızın ülkedeki en doğru ellere teslim edilmesi sevindiricidir. Ergin Ataman’a ve tüm ekibe inanıyor ve başarılar diliyorum!
EuroBasket elemelerinde oynadığımız iki maça gelince, bir İtalya mağlubiyeti ile son anda kazanılan İzlanda maçından kimse memnun değil. Takımımız birçok eleştiri aldı.
 
Benim üzerinnde durduğum, pozitif eleştirilerim özellikle Ergin Ataman’nın winner bir antrenör ve takımımızın geleceğinin önü çok açık genç bir jenerasyon olmasıdır....
 
Negatif söyleyeceğim iki şey var. 
 
1- Guardların baskı altında daktilo yazar gibi topu yere çok vurmaları rakip savunmaları daha sertleştiriyor. Üç guard da pick & roll oynamak isteyip durdular. Şutörler soğuyup savunmalarına esir oldu. Hareket ettiğimizde perde üzerinden çıkınca çok iyi atan skorerlerimizi görme şansına eriştik.
Topla çok oynamak rakip baskıları arttırdı ve bu top kayıpları ve dengesiz atışları getirdi. Mesela Tarık guard oynayınca oyun daha akışkan oldu. Aslında durumun farkında olan Ataman bir çok alternatif denedi. Bir türlü tutmadı.
 
2- Tercih ettiğimiz switch yapmama (adam değişmeme) savunması oyun kurucularını baskıdan uzak tuttu. Rakiplerin guard’ları rahat kalınca, boş adamları kolay bulmaya başladı. Çünkü Sertaç içeri doğru çekilirken hem kısayı hem uzunu kontrolde zorluk çekti. Ters taraf yardımı da gelince köşelerde boş kalan adamlarını guardları iyi görebildiler!
Günümüz basketbolunda takım savunması çok daha önemli hâle geldi. Rakip ataklarda top yer değiştiğinde, hele geç pozisyon alan oyuncularla işin daha da çok zorlaştığına şahit oluyoruz.
 
Ama şundan eminim diğer maçları bu kadro daha gelişerek oynayacaktır!

YORUMLAR

  • 0 Yorum