Dawkins'in vedası

"Paul Dawkins Galatasaray'a ne katmıştı diyecek olursanız... 'Yenilmez Armada' ruhunun yeniden doğuşunun ve uzun yıllar hasret kalınan şampiyonluğun gelişinin takım arkadaşlarıyla birlikte başaktörlerdendi..."

Dawkins'in vedası
06 Mayıs 2019 - 15:36 - Güncelleme: 07 Mayıs 2019 - 15:48
FATİH UZUNER

Basketbolda büyük başarılar için her takımın bir süper yıldıza ihtiyacı vardır. Bu sporun olmazsa olmazlarındandır. Elbette, takım içi uyum, disiplin ve devamlılık önemli faktörlerdir; ancak bu sporda fark yaratabilmek ve takım içinde sihirli dokunuşu yapabilmek için bir yıldıza ihtiyaç vardır.

Paul Dawkins denince aklınıza ilk ne geliyor? Muhtemelen bir basketbol oyuncusu diyeceğinizden eminim. Ancak o Galatasaray için yukarida bahsettiğim süper yıldızın ta kendisidir. 1981-82 sezonunda Galatasaray'a transfer olduğunda kimsenin adını çok fazla duymadığı bu oyuncu, NBA geçmişiyle Türkiye'de adından sıkça söz ettirdi.

Peki Dawkins, Galatasaray'a ne katmıştı?' diyecek olursanız, "Yenilmez Armada' ruhunun yeniden doğuşunun ve uzun yıllar hasret kalınan şampiyonluğun gelişinin takım arkadaşlarıyla birlikte başaktörlerindendir.

Yeni jenerasyon basketbolseverlerin Paul Dawkins ismi okuduktan sonra kesinlikle araştıracağı; ancak 30'larının sonunda ve üzerindeki basketbolseverlerin özellikle de Galatasaraylı taraftarların yakından tanıyacağı efsane basketbolcu Paul Dawkins geldi ve geçti İstanbul'dan.

Yaş itibariyle bende kendisini izleme şansı bulamasam da yakınlarımın basketbol denince ağızlarından düşürmediği bir isimdi Dawkins. Muhteşem bir solak ve kendine has oyun
stili olan bir basketbolcuydu. Paul Dawkins 1979-80 sezonunda NBA'de Utah Jazz formasını 57 kez giydi.

Sonraki sezon yaşadığı sakatlıktan dolayı forma şansı bulamayan Amerikalı, kariyerine Avrupada devam etmeye karar verdi. 3 sayı kuralının Avrupa'da geçerli olmadığı 1981-82 sezonunda Dawkins, Türkiye'nin yolunu tuttu. O dönem NBA patentli bir oyuncuyu ülkemize getirmek neredeyse imkânsızdı.

Bu transferi o zaman için Eczacıbaşı ve Efes gibi büyük bütçelere sahip bir takım değil, kadrosunda genç oyuncular bulunan ve kendi halinde bir ta- kim olan Galatasaray gerçekleştirdi.

Spor ve Sergi Sarayı'nın parkelerinde ilk önemli maçına çıkan Dawkins, Anadolu Efes potasina 40 sayı birden bıraktı. 3 sayı kuralının henüz basketbol içerisinde olmaması sebebiyle atılan maç içinde atılan bütün basketler 2'şer sayılıktı. 1984-87 yılları arasında Galatasaray ile üst üste 3 kez final oynayan Paul Dawkins, takımına 2 şampiyonluk ve 1 Cumhurbaşkanlığı Kupası kazandırdı. 1988 yılında Türk vatandaşlığına geçen oyuncu verdiği bir röportajda milli takım formasını giymek istediğini dile getirse de dönemin Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Osman Solakoğlu tarafından ABD'li oyuncunun bu isteği reddedildi.

Basketbolu bıraktıktan sonra ülkesine dönen Paul Dawkins en son 2012 yılında Ünal Aysal başkanlığındaki Galatasaray'ın daveti üzerine Beşiktaş ile oynanan lig maçına davet edildi. Oynadığı dönemde Dawkins'le birlikte 'Yenilmez Armada' ruhunun yeniden doğuşunda pay sahibi olan sarı kırmızıyı takımın diğer oyuncuları Abdi İpekçi'de tekrar bir araya gelerek tribünlerden büyük bir alkış topladı.

Mart ayında hayata veda eden Paul Dawkins oyun stiliyle basketbolumuza ve Galatasaray'a katkıda bulunarak basketbol efsaneleri arasındaki yerini aldı. Türk basketboluna ve Galatasaray'a bıraktığı izlerle Dawkins bir dönemin basketbol tutkunları için asla unutulmayacaktır.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Günün Başlıkları