İnanç | Sevgi Uzun

"WNBA'in bir parçası olmak, orada bir 'training camp'a katılmak, bir takımın içinde olmak hayallerimden biri... Ve bu hedefimi gerçekleştirmemin imkansız olduğunu da asla düşünmüyorum."

İnanç | Sevgi Uzun
03 Şubat 2023 - 14:14
RÖPORTAJ: ECE ERGEZ

Kadınlar Basketbol Süper Ligi'nde (KBSL) ilk devrenin en iyi çıkış yapan oyuncusu seçilmem beni çok motive etti. İnsan emeklerinin karşılığını bir nevi almış gibi hissediyor. Çok mutlu oldum; ama sezon uzun, aynı performansımı korumak için elimden geleni yapacağım.
 
Geçen sezon çok güzeldi ve kendi adıma koyduğum hedeflere yeni yeni ulaşmaya başladığımı hissediyordum. Bu sezona da çok heyecanlı ve motive başladım. Takım olarak da çok güzel bir kimya yakaladık. Kendimi çok güvende hissettim, bu da performansıma yansıdı.
 
Her şey benimle başlıyor. Her şeyden önce mental olarak da daha kendini geliştirmiş durumdayım. Artık sahada ne yapabileceğimin farkındayım. geçen sezon bunları henüz çözme aşamasındaydım. BOTAŞ'ta ise sezona ne yaptığımı daha fazla bilerek başladım. Mental ve özgüven olarak daha farklı bir seviyedeyim. Bunun performansıma etkisi çok fazla oldu ve antrenörün bana verdiği güvenle sahada rahat hissettim...
 
Ben kendime basamaklar koydum. Kariyerimde hiçbir zaman böyle büyük sıçrayış yapmayı arzulamadım, her zaman basamak basamak gitmek istedim ve hedeflerimi de buna göre koydum. Bundan sonraki basamaklarımda kesinlikle Avrupa var. Avrupa'da oynamayı çok istiyorum. Buna yönelik adımlar da atmaya çalışıyorum. Çünkü Avrupa her zaman çok farklı bir tecrübe. Oraya yabancı oyuncu rolü ile gitmek çok farklı bir deneyim olacak.
 
Ondan sonra EuroLeague'de vazgeçilmez bir oyuncu olmak istiyorum. Böyle bir takımın ana oyuncusu olmak da bir başka basamağım olacak. WNBA'in bir parçası olmak, orada bir 'training camp'a katılmak, bir takımın içinde olmak hayallerimden biri... Ve bu hedefimi gerçekleştirmemin imkansız olduğunu da asla düşünmüyorum.
 
Milli takım konusuna gelirsek... Biz bunu hep söylüyoruz, A Milli Takımımız bir dönüşüm süreci geçiriyor. Geçmişimizde müthiş başarılarımız var. O seviyede emek harcayan ablalarımız emekli olduktan sonraki süreçte, takımın yaş ortalaması çok genç yaşlara indi. Ve bu süreçte biz bu duruma hazır değildik.
 
Özellikle ligimizdeki 3 Türk oyuncu kuralı bizim basketbolumuzu çok etkiledi. Aldığımız sorumlulukları çok değiştirdi. Bence bu, şu an EuroBasket elemelerinde oyunumuza yansıyor. Herkes daha özgüvenli, daha farklı bir basketbol oynuyor. Bence bu,
bizim performansımızın yükselmeye başladığı bir dönem. Önümüzde bir Avrupa şampiyonası var. Ben bunun, önceki Avrupa şampiyonlarından çok farklı geçeceğini düşünüyorum ve 2 - 3 sene içerisinde Avrupa'da çok ses getiren bir takım olacağız.
 
Ailem İstanbul'da yaşıyor, dolayısıyla benim de basketbolla ilk tanışmam orada oldu... Aslında ben voleybolcu olmak istemiştim; ama ablam Selin sayesinde basketbolcu oldum diyebilirim. Selin'in hayatımdaki yeri bir ablanın ötesindedir. Her zaman aldığı kararlara, bana söylediklerine önem veririm, idollerimden biri diyebilirim. Onun güzel oyununu izlerken, bana, "Gel takım arkadaşı olalım" dedi.


 
Basketbola başlar başlamaz çok sevdim ve hayatımın bir parçası oldu. Selin de şimdilerde "Türk basketbolu bana çok şey borçlu" diyor. (Gülerek) BOTAŞ'ta olmaktan çok memnunum, çok güzel bir kulüp. Sporcuların isteklerine ve ihtiyaçlarına önem veren bir organizasyon; ki bu bence çok önemli.
 
Biz bir süreç geçirdik, şu anki basketbolumuza da yeni yeni alışıyoruz. Şimdi yeni gelen oyuncularla farklı bir sistem kuruyoruz; ama büyük şeyler başarabileceğimize inancım tam.
 
EuroCup'tan erken elenmemiz motivasyonumuzu olumsuz etkiledi; çünkü biz grupları geçebilirdik. Avrupa'da kendi hatalarımız nedeniyle çok kritik 2 maç kaybettik,  Sezona çok iyi başlayıp, çok önemli galibiyetler aldık. Sonra bir düşüş yaşadık. Sakatlıklar, oyuncu değişiklikleri derken ister istemez bir iniş - çıkış yaşadık; ama şu an tekrar çıkıştayız.
 
Bence her gün daha iyisini yapmalıyız. Avrupa'da oynamıyor olmamız da bize dinlenme şansı veriyor. KBSL'ye odaklanmak için avantajlıyız diyebilirim.
 
Herkes sosyal medyayla aramın çok iyi olduğunu söylüyor; ama ben onlara katılmıyorum. Yani instagram'dan fotoğraf paylaşıp, sonra çıkan biriyim. Yani çok fazla story paylaşmıyorum; ama yine de ilgileniyorum. Bir maç üzerinden kötü ya da iyi yorumlar yapılması biz sporcuların dezavantajı... Ancak bizim bu iş için ne kadar emek verdiğimizi, mental zorluk yaşadığımızı ya da günlük alışkanlıklarımızdan ne kadar feragat ettiğimizi bilmiyorlar. Büyük resme baktığımda benim yaptığım fedakarlık bir tweet'in veya bir yorumun altına sığmayacak bir şey olduğu için bazen bunları okumamayı tercih ediyorum.

YORUMLAR

  • 0 Yorum