Hücum Ribaundu | Giannis değil koçu eksik!

NBA’de 2019-2020 sezonunda sonuca adım adım ilerliyoruz. Avrupa’da ve Türkiye’de ise 2020-2021 sezonu, COVID-19 gölgesinde başlayacak. Peki, yeni sezonda bizi ne gibi farklılıklar bekliyor? Lakers, LeBron James sayesinde mi yeniden şahlandı? Milwaukee Bucks mı hayal kırıklığı yaratıyor, yoksa Giannis henüz takımı şampiyon yapacak bir seviyede değil mi? Bilgin Gökberk ve Murat Murathanoğlu, Hücum Ribaundu’nun bu bölümünde değerlendirdi.

HÜCUM RİBAUNDU
 
- EuroLeague ve FIBA'nın gerçekleştireceği uluslararası turnuvaların bu sezon sorunsuz devam edebileceğini düşünüyor musunuz?
 
B.G.: Bu soruyu virüse sormak lazım. Bu sezon her türlü organizasyon Covid-19'un durumuna göre devam edecek.
 
M.M.: Açıkçası ben EuroLeague’in Gloria Cup’ta yarım kalma olayından önce bile, bu sezon normal bir şekilde, taraftarsız da olsa tamamlayabileceğini düşünmüyordum. Çünkü çok fazla seyahat var, çok fazla havalimanı var. NBA’de olduğu gibi, takımların özel uçakları yok. Evet charter yapacaklarmış, bunu da hepsi yapabilir mi? Kaç tane takım bu maliyeti kaldırabilir bilmiyorum; ama charter uçağını kiralamakla kendi uçağının olmasında da fark var. 
 
Ben baştan beri, iki hafta da bir şekilde kontrol mekanizmasının kurulup, virüse yakalananların karantinaya alınması ve belki de ikinci yarıda, iki maçla değil, üç maçla da haftaların olabileceğini hep düşünüyordum; ama tabii ki bu da şimdi lokal ligler ile EuroLeague’i daha da karşı karşıya getirecek. Çünkü haftada 2-3 maçı sürekli oynayıp bir de lokal ligde bu takımların mücadelesi, gerçekten mümkün değil yani. 
 
Bakıyorum da, Khmki’den geleceksin cuma günü, sonra Antep’te pazar günü maçın olacak. Belki pazartesi yine EuroLeague olacak. Çarşamba yine EuroLeague olacak… Yani bu bubble olayını işin içine sokmadan çok kolay gözükmüyor. Zaten Gloria Cup’ta da takımlar bir yerde toplandı. Uçuş mesafeleri de gayet kısa, bütün önlemler alınmıştı; ama COVID-19’dan dolayı turnuva yarıda kaldı. Ben açıkçası EuroLeague ve FIBA’nın B ve C planlarının yapıldığını; en azından şu an tartışıldığını umut ediyorum.


 
DEĞERİNİ DEĞİL, CAZİBESİNİ AZALTIR
 
- Pandemi 2019-20 ve 2020-21 sezonlarının şampiyonların, alınan unvanların değerini azaltır mı?
 
M.M: İspanya Ligi’nde play-off’lar oynandı ama tek maç ile şampiyon belli oldu. Öyle play-off mu olur? NCAA gibi bir şeye döndü. Bu tür şeyler, organizasyonun da değerini azaltıyor.
 
B.G.: Değerini değil ama cazibesini azaltıyor. Herkes eşit şartlarda oynadığı için değeri düşmez ama basketbolun ritmi değişir. Tabii ki liglerin de ritmi değişecek.
 
M.M.: EuroLeague’in baştan itibaren güzel bir plan yapıp play-off’ları da 5 maç değil de, fikstür sıkışırsa 3 maç üzerinden; 2 maçı kazanan takımın tur atlayacağı şekilde oynatmak daha da mantıklı olabilir. (Tabii ki şansın da yanlarında olması lazım) NBA’in şartları da çok farklı; ama bence NBA’de bu şampiyonluğun değeri farklı olabilir, fakat azalacağını düşünmüyorum. Belki değerini de arttırabilir.
 
- NBA'deki seyircisiz maçların ardından BSL'de de bu tabloya şahit olacağız. Sizce hem oyuncular hem de tv'den izleyecekler için 'heyecan' konusunu nasıl değerlendirirsiniz?
 
B.G.: Hayatın, yaşamın tadı kaçtı, liglerinde tadı kaçacak. Bundan her lig nasibini alacak.
 
M.M.: NBA maçları seyircisiz oynanıyor ama olağanüstü bir yatırım yapılmış; sanki seyirci varmış gibi, tribünlerin boş olmadığı etkisini yaratıyor. BSL’nin öyle bir şey yapabileceğini düşünmüyorum. Gerek mali durumlardan da bakacak olursak… 
Ben bir televizyon izleyicisi olarak, NBA’de o tarz seyircilerin olmasıyla maçları izlemek beni rahatsız etmedi; ama eminim ki oyuncuları mutlaka etkiliyordur.
 
- BSL'de seyircisiz oynama en fazla hangi takımlar için handikap yaratır?
 
M.M.: Anadolu Efes, Shane Larkin’i yakaladığından beri, seyirci sıkıntısı çekmiyor. Bence bütün takımları olumsuz etkiler. Karşıyaka, Fenerbahçe, Galatasaray… Salon avantajını kullanan takımları olumsuz etkileyecektir tabii ki. Gerçi, Fenerbahçe’nin son 6 yıldır konsantrasyonu EuroLeague’de de maç seçilmeye başlanmıştı. BSL’de de taraftarlar fazlasıyla maç seçiyordu. Yapabilecek bir şey yok. Çünkü taraftarı da alsan, zaten saha içinde bazı aksamalar olacak; taraftarlar da bu durumu hızlandırır yani.
 
B.G.: Seyircisi olan takımlar etkilenir. Mesela futbolda en az seyirci Başakşehir'deydi en az onlar etkilendi. Basketbolda da taraftarı, seyircisi taraftarı olmayan takımlar az etkilenecek diğerleri daha fazla etkilenecek.
 
- Kokoskov'un önce yardımcılarıyla konuşup daha sonra oyuncularına taktik verdiği NBA'vari molalar için ne düşünüyorsunuz? Bu durum Avrupa basketbolunda ne kadar işe yarar?
 
B.G.: Daha önce biz bunu başka koçlarla da gördük. Bakacağız. Sahaya nasıl yansıyacak? Koçun sistemi, buna bir şey demememiz lazım. Sahaya sonuçlara nasıl yansıyacağını görüp, öyle konuşalım.
 
M.M.: Obradovic de Panathinaikos’ta Itoudis ile birçok şeyi konuşuyordu. Fazla abartmaya gerek yok. Buradaki görüntü, daha ziyade bir NBA molası görüntüsü ama maalesef normal bir hazırlık dönemi geçirilemiyor. Bu kadar yeni bir koçu, yeni bir sistemi olan Fenerbahçe’de daha ilk maçtan veya ikinci maçtan çok fazla bir şey beklemek gerçekçi olmaz.

EFES’İN KADROYU KORUMASI BİLE BÜYÜK BAŞARI
 
- Anadolu Efes koruduğu kadrosuna takviye yapmalı mı? Eksik olduğu bir pozisyon olduğunu düşünüyor musunuz?
 
M.M.: Bu sene EuroLeague’de Final Four’un birçok adayı var. Olimpia Milano inanılmaz; geçen seneden daha farklı bir görüntü içinde. CSKA bütçeyi indirmiş; inanmıyorum pek. Hakem bütçesi diye bir şey var bazı takımlarda. Onları da dahil etseler bu bütçeleri açıklarken daha iyi olur; ama CSKA, Real Madrid, Barcelona, Efes, Milano, Maccabi en büyük favoriler. 
 
Onların altında da Fenerbahçe’nin de bulunduğu, geçmişi iyi olmuş ama şimdi eskisi gibi olmayan Panathinaikos, Olympiakos, Baskonia gibi takımlar var. Ayrıca, Khimki ve Zenit gibi Avrupa’daki ekonomik bütçeyle takım kuran ama daha önce hiç başarı elde etmemiş takımlar var. Yani, ben açıkçası Fenerbahçe’nin Final Four yapmasının inanılmaz bir başarı olacağına, hatta Obra zamanında EuroLeague’i kazanmakla eşit bir başarı olur.
 
Tuncay Özilhan ve ailesini bu sezon sadece şampiyonluk mutlu edecektir. Çünkü hakikaten kafalarındaki bütçeyi mecburen aşmak durumunda kaldılar.

B.G.: Efes'in bu dönem kadroyu koruması bile büyük başarı. Geçen sene takımda eksik yoktu, bu yılda var diyemeyiz.


 
ÇOK OLGUN BİR LEBRON JAMES İZLİYORUZ
 
- 35 yaşındaki LeBron takımını şampiyonluğa taşıyor. LeBron'un bireysel ve takım performansını nerede görüyorsunuz?
 
B.G.: LeBron'u sadece mükemmel bir basketbolcu olarak görebiliriz. Murat uyurken bile NBA ile yaşıyor, bu sorulara o çok daha iyi yanıtlar verir. Bence ona yorumlatmak daha mantıklı. Lakers için kısaca LeBron farkı diyebilirim.
 
M.M.: Biz çok olgun bir LeBron James izliyoruz. Gerektiği yerde savunmasını yapan, gerektiği yerde sazı eline alan, gerektiği yerde takımı oynatan… Denver Nuggets eşleşmesinde, LeBron’a daha büyük görevler düşecek. Çünkü Lakers’ın kadrosunda, Nuggets’ı ciddiye almayacak oyuncuların olduğunu düşünüyorum. 
 
Yani Denver’ın rakip olarak karşılarına çıkmasının, Clippers’tan farkının olmadığını, hatta Clippers’tan daha tehlikeli olabileceğini ve bunun için de %110’unu vererek, sanki karşılarından Clippers varmış gibi oynayarak finale çıkılmasını vurgulamak gerekiyor. Çünkü Joker’in (Nikola Jokic) de söylediği gibi, 7 maçtan önce üzerlerinde hiçbir baskı yok ve bu seride de pek olmadı. Nuggets çok yorgun geldi; çünkü iki serileri de 7 maça kalmış tek takımdı. Ama kadro genişliğine de sakatların düzelmesiyle tekrar kavuştular. 
 
LeBron da LeBron yani… Özellikle bubble gibi bir ortamda, takım konsantrasyonunu ayarlaması, saha dışı olaylarını da iyi yönetmesi lazım diye düşünüyorum.


 
BUDENHOLZER'IN İNADINA ŞAŞIRDIM
 
- Milwaukee Bucks, NBA play-off'larda hayal kırıklığı yarattı? Bunun sebebi nedir? Giannis Antetokounmpo, henüz bir takımı şampiyonluğa taşıyacak seviyede değil mi?
 
B.G.: Play-off'lara bakarsak öyle gözüküyor. Arkadaşları yeteri kadar Antetokounmpo'ya yardımcı olmadılar.
 
M.M.: Milwaukee Bucks’ta Budenholzer’ın inadına ben şaşırdım. İyi de koç, yaptığı iyi şeyleri oyuncular sahada iyi uyguluyor. Ama ikinci turda üst üste 7 maç oynayabileceğin bir takıma karşı da B, C ve D planlarının olması lazım. Çünkü gördükleri zaman mutlaka bir şeylere cevap veriyorlar ki, zaten Giannis Antetokounmpo’nun geçen sene nasıl savunulması gerektiğini Toronto serisinden gördük. 
 
Miami de şutlarından dolayı Milwaukee’ye ters gelecek bir takım. O bekçi savunmasından hiç vazgeçmedi ama bir Milwaukee gazetesinde okudum; switche hiç çalışmadığı için switch yapmayı hiç gerçekleştiremez demişler. Eğer bu doğruysa, bu çok büyük bir hata. Senin hedefin şampiyonluk. Sen MVP’nin olduğu takımın koçusun. Sürekli bu kadar Antetokounmpo’ya bir perdeleme getir, ikili oynasın vs. Hiç… Az yaptılar ve bunu yaptıkları zaman genelde çok etkili oldular. 
 
Yani, Antetokounmpo’nun bir takımı şampiyonluğa taşıyacak sorusuna da, artık hiç kimse tek başına bir takımı NBA’de şampiyonluğa taşımıyor. Antetokounmpo’nun Robin’i eksik; ama daha da önemlisi, koçu çok eksik.