Fikret Doğan:''U-18 Avrupa Şampiyonası ülkemize ivme kazandırdı''

Ülkemizin ev sahipliğinde İzmir’de organize edilen FIBA 18 Yaş Altı Erkekler Avrupa Şampiyonası’nda gümüş madalya kazanan millilerimizin başantrenörü Fikret Doğan, U-18 Avrupa Şampiyonası'nı değerlendirirken altyapılara ve milli takımlara dair dergimize özel açıklamalarda bulundu.

Fikret Doğan:''U-18 Avrupa Şampiyonası ülkemize ivme kazandırdı''
01 Ekim 2022 - 12:12 - Güncelleme: 13 Ekim 2022 - 12:37
Röportaj:Hüseyin Demir


U-18 Milli takımımızın başantrenörü Fikret Doğan şu açıklamalarda bulundu:


İzmir’de gümüş madalya kazandığımız U-18 Avrupa Şampiyonası'ndan önce 2017 yılına giderek 'plan ve programımız nelerdi?' bunlarla başlamak istiyorum. Altyapının en değerli kısmı antrenörler yani öğretmenlerimiz, antrenörlerimizin değerleri olduklarını maddi ve manevi kendilerine hissettirmek çok önemlidir. Bu sürecin başında; Türkiye Basketbol Federasyonu (TBF) olarak ciddi bir sayıda antrenör arkadaşlarımızı, milli takım kamplarına davet ederek onları onurlandırmak için gayret gösterdik.



SİSTEM
 
Burada iki hedefimiz vardı; birincisi, onlara ‘değerli’ olduklarını hissettirmekti. İkincisi; altyapılarda uygulanmasını düşündüğümüz sistemin milli takım sonralarında kendi kulüplerinde uygulayarak ‘kulüp milli takım sistem birlikteliğini’ yaratmaktı. Bu sistemi oluştururken belli oranda başarılı olduğumuzu düşünüyorum.
 
Planlamada konu başlıklarımız şöyleydi... 1-
 Antrenör seçimleri, 2- Sporcu tarama ve takip sistemi, 3- Basketbol sistemi... Antrenörlük yaşantıma başladığım ilk yıllarımda kendime belirlediğim hedeflere zaman içeresinde ulaştım. Antrenörlükte anahtar kelime ’sabır'... En büyük hedefim altyapı milli takımlarının antrenörlüğünü ve sorumluluğunu yapmaktı. Bu göreve geldiğimde; görevin ne kadar değerli, hak ve adaletin iki misli dikkat edilmesi gereken konu başlığı olduğunun bilincine vararak görevime başladım.


 
Planlı ve programlı bir şekilde değerli altyapı antrenörlerimizle, taramalarımıza başladık. 2004 ile 2006 arasındaki bu taramalarımızı 24 antrenör ile lisanslı sporcularımızın bulunduğu 41 il merkezinde gerçekleştirdik. Birinci aşama olarak adlandırdığımız bu taramalarda 3 bin 285 sporcu çocuğumuzu ikinci aşamaya davet ettik, bu aşamamızda 425 sporcumuza ulaştık, son aşamamız olan 3. aşamada ise sayıyı 76’ya indirdik, tabii ki yanılma paylarımızı da koyarak, takip sistemimizde devreye sokarak en az yanılma payı ile yola çıktık.
 
Basketbol sistemimizin planlamasında üzerinde özellikle durduğumuz konu başlıkları ise; şut mekaniği, hızlı hücum ve geçiş hücumu, off screen kurulan düzenler.
 
U16 Avrupa Şampiyonası dâhil sistemli bir şekilde ilerleyip, U17 Dünya Şampiyonası ile birlikte A takım seviyelerinde oynanacak düzenlerle ilerleme olarak belirledik. Bu, gayet basit ve temele dayalı bir sistem. Sistemimizde; katıldığımız tüm hazırlık turnuvaları ve 2021 Konya U18 Turnuvası'nda uygulayarak başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Uzun süreli çok sabır isteyen ve gerektiren bir düşünceyi inatla, ciddi bir ekip çalışması ile İzmir’de sahneye sunduk. Çocuklarımızın (kadroya giremeyen sporcularımızda dâhil) özverili ve disiplinli olarak müthiş istekli mücadeleci kimlikleri ile ay yıldızın
kıymetini fazlası ile bilerek mücadele ettiklerini düşünüyorum.



SPORCULARIMIZI TÜM TÜRKİYE BİLİYOR
 
U18 Avrupa şampiyonası sporcularımıza ve ülkemize bir ivme kazandırdı. Salonu dolduran tüm seyircimize, TV başındaki izleyicilerimize, basketbol camiamıza bizi yalnız bırakmayan altyapımıza ilk günden beri müthiş destek veren başkanımız Hidayet Türkoğlu’na, desteklerini hissettiğimiz Ömer Onan ve Haluk Yıldırıma teşekkür ediyorum. Ayrı bir parantez açarak gecesini gündüzüne katan, bizi bir an bile yalnız bırakmayan, hem organizasyonu şekillendiren hem de çocuklarımıza büyük destek veren Hüseyin Beşok’a Türk basketbol altyapısı ve şahsım adına teşekkür ediyorum.  Artık çocuklarımızı tüm Türkiye isimlerini biliyor ve gururlanıp umutlanıyor, saydığım isimler bu işin mimarlarını oluşturuyor.
 
BELKİ DE 2004 JENERASYONU BİZİ OLİMPİYATLARA GÖTÜRECEK

Bu jenarasyonu takip eden 2005-2006 jenarasyonu da aynı düzen ve sistemle geliyor. Şimdi kulüplerimize büyük görevler düşüyor, iyi bir planlama ve donanımla hep beraber A milli takıma bu jenarasyonu taşımak istiyoruz, kim bilir belki de 2004 jenerasyonu bizi olimpiyatlara götürecekler.


 
Son olarak buradan desteği ve emeği geçen tüm milli takım ekibine çok teşekkür ediyorum. Özellikle altını çizerek belirtmek istediğim isimler var: Alp Baydar, Mahir Bayrak, Cüneyt Erden, Cem Güven, Özgür Adıgüzel, Cem Kulaksız, Faruk Beşok, Doktor Cem Bozkurt, atletik performans antrenörü Barış Yeleğen, fizyoterapistimiz Ebru Kaplan ve masörümüz Gültekin İpek. bu kişilere tek tek teşekkür ediyorum. Emekleri çok büyük…
 
Madalyamı ailem, kadroya giremeyen oyuncularımız, basketbol öğretmeni, basketbol emekçileri, çalışkan tüm altyapı antrenörlerine armağan ediyorum.

YORUMLAR

  • 0 Yorum