DEVLER'İN DÖNÜŞÜ
Avrupa sahnesinde yeniden doğan 12 Dev Adam, sahada cesaret, tribünde coşku ve geleceğe umut bıraktı. EuroBasket 2025, yeni bir başlangıcın adı oldu. 24 yıl sonra Riga’da yeniden finale çıkan 12 Dev Adam, altın madalyayı kaçırsa da Türk basketboluna geleceğin ışığını yaktı. Şengün’ün liderliği, Cedi’nin fedakârlığı, Larkin’in zekâsı, Osmani’nin yükselişi ve Hazer’in enerjisiyle yeni bir nesil sahneye çıktı…

ALPEREN “THE DADDY” ŞENGÜN
“EuroBasket 2025’in simge ismi oldu. Jokic, Doncic ve Giannis gibi süperstarları geride bırakan Alperen Şengün, yalnızca istatistikleriyle değil, liderliği ve cesaretiyle de turnuvaya damgasını vurdu.”
ARDA AYGAHOĞLU
NBA’e adım attığı günden bu yana Nikola Jokic ile kıyaslanan ve “Baby Jokic” lakabıyla anılan Alperen Şengün, EuroBasket 2025’te kendi unvanını kazandı: “The Daddy.”
Sırbistan karşısında Jokic’in takımını yıkıp zaferin başrolüne çıkan Alperen, Türkiye’nin madalya yolculuğunda tüm şüpheleri ortadan kaldırdı.
İsveç ve Polonya maçlarının ardından namağlup şekilde ulaştığımız yarı finalde Yunanistan’a karşı 30 sayılık tarihi fark, hem bir basketbol destanı hem de Avrupa sahnesinin yeni dramasını yarattı.
Alperen’in zor başladığı maçı asistleri ve Ercan Osmani’nin katkısıyla kontrol altına alması, Giannis merkezli Yunan savunmasını darmadağın etti.
Giannis Polemiği ve Güç Gösterisi
Maç sonunda Alperen’in Giannis için “iyi bir pasör değil” yorumu, zaten öfkeli olan Yunan medyasında sansasyon yarattı.
Spanoulis’in “Alperen konuşmak için küçük bir çocuk” tepkisi ise kaybeden tarafın duygusal zayıflığını yansıttı.
23 yaşındaki Şengün, 31 yaşındaki Giannis’in yıllardır yapamadığını başardı ve Türkiye’yi finale taşıdı.
Saha dışına taşan gerginlik, iki yıldızın sosyal medyadaki dostane paylaşımlarıyla sona erdi.
Liderler Önde Gider
Turnuva istatistiklerine bakıldığında Alperen’in adı her kategoride öne çıkıyor:
21.6 sayı, 10.1 ribaund, 6.6 asist ortalamasıyla neredeyse triple-double seviyesinde bir performans…
Verimlilik reytinglerinde Doncic’in ardından ikinci sırada yer aldı.
Ancak asıl etkisi rakamlardan çok saha içi liderliğinde ve takım arkadaşlarına kattığı özgüvende saklıydı.
Şehmus ve Ercan gibi eski takım arkadaşlarıyla kurduğu bağ, milli takımın birlikteliğini güçlendirdi.
Yıllardır beklentileri aşamayan Türkiye, onun liderliğiyle yeniden kazanan kimliğine büründü.
Finale Giden Yol ve Kaybedilen Altın
Almanya ile final maçında son 90 saniyeye kadar ayakta kalan Türkiye, Alperen’in sorumluluk alarak kullandığı zorlu pozisyonun ardından gücünü kaybetti.
Maçın doğaçlama gelişen son anları, turnuvanın dramatik finalini belirledi.
Bazen kazanmayı öğrenmek için kaybetmek gerekir; Almanya da benzer bir kırılmayı EuroBasket 2022’de yaşadıktan sonra dünya şampiyonu olmuştu.
Final sonrası Alperen’in turnuvanın en iyi beşine seçilmesi, onun yalnızca Türk basketbolunun değil, Avrupa basketbolunun da yeni yüzü olduğunu kanıtladı.
Gasol, Nowitzki ve Parker gibi efsanelerin ardından şimdi sahnede kendi yıldızımız var.
Geleceğe Bakış
Avrupa şampiyonluğunu son bir dakikada kaçırmış olabiliriz, ama asıl kazanç geleceğin bizimle olduğunu görmekti.
Alperen Şengün, milli takımın lideri, NBA’in yükselen yıldızı ve Türk basketbolunun yeni sembolü…
Onun sözleriyle bitirelim:
“Bir gün o kupayla ülkemize döneceğiz.”
İstersen bu metni de diğer bölümlerle birleştirip tek dosya hâlinde sunabilirim. Hazır mısın?

KAPTAN
CEDİ OSMAN
Milli Takım kaptanı Cedi Osman, sakatlığına rağmen EuroBasket 2025’te gösterdiği fedakârlık ve liderlikle gönüllere taht kurdu. Turnuvanın en çok üçlük atan oyuncusu olurken Türkiye’ye madalya yolunda büyük katkı verdi.
ALİ BARUTÇUOĞLU
Milli Takımımızın yıldızı Cedi Osman, bu yaz EuroBasket 2025’te kaptanlık görevini üstlenerek hem saha içindeki liderliği hem de fedakârlığıyla ön plana çıktı.
Sakatlıklarına rağmen geri adım atmayan Cedi, mücadeleci kimliğiyle takımı sürükleyen isimlerden biri oldu.
İstatistiklerle Parlayan Performans
EuroBasket boyunca ilk günden itibaren 12 maçta 29.2 dakika ortalama süre alan Osman, 17.8 sayı, 3.7 ribaund, 1.6 asist ve 0.7 top çalma ortalamalarıyla oynadı.
Ayrıca turnuvada en çok üçlük isabeti bulan oyuncu olarak öne çıktı ve takımın skor yükünü omuzladı.
Avrupa Süperstarı Kimliği
NBA’de daha çok rol oyuncusu olarak tanınan Cedi, Panathinaikos’ta ana rotasyonun kilit isimlerinden biri haline geldi.
Bu durum, genç oyuncuların önce Avrupa’da yıldızlaşıp sonrasında NBA’e daha güçlü bir şekilde gitmenin önemini; NBA’de az süre alan yıldızların ise mücadeleci Avrupa arenasına dönerek yeniden NBA ve EuroLeague yıldızı olmanın mümkün olduğunu tüm basketbolseverlere yeniden hatırlattı.
Milli Takımın Yeni Büyük Kaptanı
Centilmenliği, sportmenliği ve oyun olgunluğuyla Cedi Osman, Milli Takım’ın yeni büyük kaptanı olarak önümüzdeki yıllarda da itici güç olmaya devam edecek.
Doğru kadro yapılanmalarıyla bu neslin birkaç turnuvada daha madalya mücadelesi vermesi artık çok daha yakın görünüyor.

ANAHTAR
SHANE LARKIN
Türkiye’nin 24 yıl aradan sonra geldiği EuroBasket finalinde, sahadaki sakinliği, kritik anlarda aldığı sorumluluklar ve liderliğiyle bir isim öne çıktı: Shane Larkin.
Riga’da yazılan bu hikâyenin en parlak satırlarında, milli formayla tarih yazan Larkin’in adı yer aldı.
SAİT YARDIMCI
Türkiye, turnuvada Sırbistan ve Litvanya karşısında aldığı kritik galibiyetlerle yolunu açarken, Larkin’in üçlükleri ve asistleri belirleyici oldu.
Özellikle Yunanistan’a karşı oynanan yarı finalde Giannis Antetokounmpo’ya rağmen sahneye çıkışı, takımı finale taşıyan hamleydi.
Finalde Bitmeyen Mücadele
Almanya karşısında son dakikalarda kaybedilen finalde Larkin’in soğukkanlı oyunuyla fark yarattığını görmek mümkündü.
Attığı kritik şutlar ve yaptığı asistler, gümüş madalyayı altın değerinde kıldı.
Uluslararası Yüzümüz
EuroLeague’de Anadolu Efes formasıyla kazandığı başarıların ardından Larkin, EuroBasket 2025’te milli forma altında farklı bir anlam kazandı.
Artık yalnızca bir kulüp yıldızı değil, Türk basketbolunun uluslararası yüzü.
EuroBasket 2025, Türk basketbolunun yeniden yükselişini simgeleyen bir yaz oldu.
Bu yükselişin altın anahtarı ise Shane Larkin’in liderliği, zekâsı ve cesaretinde gizliydi.
? Rakamlarla Larkin – EuroBasket 2025
16.8 sayı
6.2 asist
2.1 top çalma
3.4 ribaund
19.5 verimlilik puanı
? Unutulmaz Anlar
Sırbistan maçı: Son periyottaki üçlükleri
Yunanistan yarı finali: Giannis karşısında cesur oyun
Almanya finali: Son dakikalardaki kritik asistler
?️ “Saha içinde sakin kalmam gerekiyordu, çünkü takım arkadaşlarım bana bakıyordu.” – Shane Larkin

BANVİT’TEN EUROBASKET’E
ERCAN OSMANİ
24 yıl aradan sonra gelen EuroBasket finali, Türkiye basketbolu için unutulmaz bir yazı simgeliyor.
Bu tarihi başarıda gümüş madalyaya uzanan millilerimizin en dikkat çeken isimlerinden biri de Ercan Osmani oldu.
ECE ERGEZ
Ercan Osmani’nin EuroBasket hikâyesi ve geldiği nokta benim için daha da özel.
Yıllar önce Banvit altyapısından çıkıp profesyonelliğe adım atmaya hazırlanan 19’unda heyecanlı bir gençle ilk röportajını yapmıştık.
O gün gözlerindeki kararlılık, milli takımda kalıcı olma hayalini gerçeğe dönüştürme isteğini gösteriyordu.
Bugün geldiği noktaya bakınca, o sözlerin yalnızca genç bir hayal değil, gerçekleşmiş bir hedef olduğunu görmek gurur verici.
Turnuva boyunca istikrarlı bir grafik çizen Osmani, 11.4 sayı ve 5.2 ribaund ortalamaları yakaladı.
Bir uzun için üç sayı çizgisinin gerisinden yüzde 56.7 isabet oranına ulaşması, modern basketbolun dönüşümünü temsil eden önemli bir göstergedir.
Bu farklılık onu rakip savunmalar için baş edilmesi zor bir tehdide dönüştürdü.
Yunanistan Maçı: Kırılma Anı
Türkiye’nin Yunanistan’ı 94-68 mağlup ettiği yarı final, Osmani’nin kariyerinde unutulmaz bir dönüm noktası oldu.
O gece sahada adeta “ben buradayım” dedi.
28 sayı ve 6 ribaundla oynayan Osmani, sadece pota altında değil, dış atışlarla ve doğru zamanda aldığı sorumluluklarla da oyuna damgasını vurdu.
Bu performans yalnızca takım arkadaşlarına değil, tüm Türkiye’ye umut verdi.
Kritik Anların Oyuncusu
İstatistikler tek başına her şeyi anlatmaz.
Osmani’nin asıl farkı, oyuna kattığı enerji, mücadeleci ruh ve güven veren duruşuydu.
El yakan topları kullanmaktan çekinmemesi, maçın temposunu kendi lehine çevirebilmesi, onun artık “kritik anların oyuncusu” olduğunu gösterdi.
Savunmada daha sert olması gereken anlar olsa da genel tabloya bakıldığında milli takım için büyük bir kazanç sağladığı ortadaydı.
Banvit’ten Avrupa Sahnesine
Banvit’te başlayan yolculuk, EuroBasket 2025 ile yeni bir sayfa açtı.
Osmani artık yalnızca gelecek için umut veren bir genç değil, milli takımın bugününe damga vuran bir isim.
O gün ilk röportajında hissettirdiği azim ve kararlılık, bugün sahada karşılığını bulmuş durumda.
EuroBasket 2025, onun kariyerinde bir dönüm noktası oldu.
Türkiye’nin yeniden Avrupa sahnesinde söz sahibi olduğu bu yaz, Osmani için de bir sıçrama tahtası niteliğinde.
Bundan sonraki adıml
arı, yalnızca kendi kariyerini değil, milli takımın geleceğini de şekillendirecek.
Ve bana sorarsanız, bu daha sadece giriş bölümü.
Ercan Osmani’nin hikâyesinin asıl bölümleri şimdi başlıyor.

POSTER HAZER
Kristaps Porzingis ve Mareks Mejeris’in blok için yükseldiği pozisyonda, havada adeta asılı kalıp smaçı bitirmesi…
Ardından Porzingis’in gözlerinin içine bakışı…
İşte o an, EuroBasket 2025’in sembollerinden biri oldu.
HÜSEYİN DEMİR
EuroBasket 2025, Türk basketbolunun tarihine altın harflerle yazılacak bir turnuva oldu.
Belki altın madalya gelmedi ama 12 Dev Adam’ın kazandığı gümüş, mücadelenin, özgüvenin ve cesaretin en büyük sembolüydü.
Bu yolculuğun içinde öyle bir isim vardı ki, attığı her adımda tribünlere enerji, takım arkadaşlarına güven, rakiplere ise endişe verdi: Şehmus Hazer.
Batman’dan çıkıp Avrupa basketbolunun zirvesine yükselen 26 yaşındaki oyun kurucu, yalnızca oyunun bir parçası değil, turnuvanın ruhunu taşıyan figürlerden biri haline geldi.
İstatistiklerden Çok Daha Fazlası
Şehmus’un performansını yalnızca istatistiklerle açıklamak mümkün değil.
Evet, turnuvada 9 maçta 6.8 sayı, 2 ribaund ve 1.8 asist ortalamasıyla oynadı.
Ancak asıl etkisi; kritik anlarda sahneye çıkması, oyun temposunu değiştirmesi ve sahaya getirdiği estetik dokunuşlarda gizliydi.
Onun smaçları yalnızca iki sayı kazandırmadı, aynı zamanda takımın ateşini harladı, tribünleri ayağa kaldırdı.
Letonya maçında Porzingis ve Mejeris’in blok için yükseldiği pozisyonda yaptığı smaç ve ardından Porzingis’e attığı bakış, turnuvanın sembol anlarından biri oldu.
Bir basketbol hareketi olmaktan çıkıp, Milli Takım’ın cesaretinin ve özgüveninin görsel bir manifestosuna dönüştü.
Kariyer Yolculuğunun Aynası
Şehmus’un bu özgüveni, aslında kariyer yolculuğunun da yansıması.
Banvit altyapısında başlayan hikâye, Beşiktaş’ta hız kazandı.
Fenerbahçe’de EuroLeague tecrübesiyle üst düzey basketbolun ne demek olduğunu öğrendi.
Bahçeşehir Koleji’nde aldığı sorumlulukla daha olgun bir oyuncuya dönüştü.
Anadolu Efes’e transferi ise onun için yalnızca bir kontrat değil, Avrupa’nın en prestijli arenasında kendini kabul ettirme fırsatı.
Bu sezon hem Süper Lig’de hem EuroLeague’de Hazer’in poster smaçlarını izlemek mümkün olacak.
Gelişime Açık Bir Yıldız
Patlayıcı gücü, smaçlardaki estetik dokunuşu, savunmadaki enerjisi ve en önemlisi özgüveni, Şehmus’u farklı kılıyor.
Ama geliştirmesi gereken yönleri de var: üç sayı yüzdesini istikrarlı hale getirmek, oyun kurucu yönünü güçlendirip kritik anlarda daha fazla sorumluluk almak…
Eğer bunları başarırsa, önümüzdeki yıllarda yalnızca Türkiye’nin değil, tüm Avrupa’nın konuştuğu bir oyun kurucu haline gelecek.
Her ne kadar üçlüğü eleştirilse de EuroBasket’te verdiği cevap netti; dipten bulduğu kritik üçlüklerle oyuna damga vurdu.
Poster Smaçların Ötesinde
Şehmus Hazer, bugün için “poster smaçların adamı” olarak anılsa da aslında çok daha fazlası.
O, sahaya çıktığında basketbolu yalnızca oynanan bir spor değil, aynı zamanda bir gösteriye dönüştüren; seyirciyle bağı olan, duyguyu sahaya taşıyan bir oyuncu.
EuroBasket 2025’te kazandığı gümüş madalya, onun için yalnızca bir ödül değil, çok daha büyük hedeflerin işaret fişeği.
Ve bu hikâyenin en güzel yanı, Şehmus’un hâlâ yolun başında olması.
Çünkü onun potalara bıraktığı smaçlar yalnızca sayı değil; geleceğe bırakılmış izler, tribünlerin hafızasına kazınmış unutulmaz anılar.
YORUMLAR